Avatar
Yazar: Kaan GEZER, Editör Yazım tarihi: 28.04.2017

27 Nisan 2017 tarihinde çıkışımı gerçekleştirmiş olan, ülkemizde de büyük bir heyecanla beklenmiş olan RTS oyunu Warhammer 40,000: Dawn of War III, sonunda bizlerin de ellerine geçti ve inceleme fırsatı bulduk. Biz, bu oyuna elimizi sakin bir şekilde attık ama oyun buna izin vermedi çünkü oyuna başladığınız ilk andan itibaren, büyük bir hızla oyuna başlıyorsunuz ve oyun, bir süre boyunca aynı hızda ilerlemeye devam ediyor. Siz, oyun kendi dengesini kurana kadar neler olup bittiğini bile zor anlıyorsunuz. Hem ileri görüşlülüğünüz, hem teknik bilgileriniz, hem de strateji üretme yeteneğiniz bir anda neye uğradığını şaşırıyor. İyi anlama tabii. İnceleme yazımızda ikinci cümleden direkt başlama sebebimiz bu zaten. Oyunun hızından çıkamadık henüz!

Oyunumuzun temelinde, Gabriel Angelos senaryosuna devam ediyoruz. Oyunun senaryo modunda Spear of Khaine isimli önemli bir silah keşfediliyor ve Blood Ravens olarak da bilinen Space Marines, bu olaylar ardından maceralara atılıyor. Senaryo her ne kadar kulağa güzel gelse de, senaryo haricinde geri kalan neredeyse her şey, seriye yeni katılan oyuncular için pek güzel görünmüyor. Warhammer serisinin zaten tüm oyunları, yeni oyunculara karşı pek arkadaşça davranmaz, öğrenmesi zordur. Warhammer 40,000: Dawn of War III oyunu da bu çizgiyi bozmuyor. Eğer ilk defa bu serinin bir oyununu oynayacaksanız, Warhammer 40,000: Dawn of War III gerçekten inanılmaz zor bir oyun olarak gösteriyor kendini. Fakat alıştıktan sonra su bayağı iyi oluyor.

Oyunun ilk başta çok zor bir tat bırakmasını, oyunun öğretici bölümü ile biraz tatlı hale getirebiliyorsunuz. Çünkü oyunun öğretici bölümleri, bize soracak olursanız, temelleri oldukça güzel gösteriyor. Öğretici bölümler ardından, bir sonraki durağınızı büyük bir ihtimalle senaryo modu yapmak isteyebilirsiniz çünkü oyuna henüz alışmadıysanız, en iyi seçenek o olacaktır. İşte oyunun ilk kötü yanı da, burada karşımıza çıkıyor. Warhammer 40,000: Dawn of War III, senaryo modunu oynamak isteseniz bile internet bağlantısını zorunlu tutuyor. Yani internetiniz yokken, ne yazık ki böyle güzel vakit geçiren bir oyunu oynamanız mümkün olmuyor.

Eğer internetiniz varsa ve senaryo moduna girdiyseniz, sizleri birbirine benzer 17-18 senaryo modu görevi bekliyor olacak. Bu senaryo görevlerinde, farklı durumlarda, farklı stratejiler ile oynuyor olacaksınız. Bu yüzden çevrim içi oyunlardan önce, bizce senaryo modunu bir oynamanız gerekiyor. Fakat bu modun sizi çevrim içi oyuna hazırlamaktan başka konuşmaya değer başka hiçbir konuşmaya değer yanı bulunmuyor bizce.

Eğer senaryo modları bittiyse ve çevrim içi oyunlar için sabırsızlanıyorsanız, sizi oyunun en güzel modu ile tanıştıralım: Skirmish. Bu oyun modunu isterseniz botlarla, isterseniz de gerçek insanlarla oynayabiliyorsunuz. Oyun içerisinde 2 ile 6 arasında bot veya insan bulunuyor. Tabii bu insanlar iki farklı takıma ayrılıyor. İki takımın da asıl amacı, kendi güç çekirdeklerini korumak ve karşı takımın güç çekirdeğini mahvetmek. Mod, en basit seviyedeki defansif ögeler ile başlıyor. Fakat siz önemli bölgeleri ele geçirdikçe, planlı bir stratejik savunma yapmaya çalıştıkça, durum daha da iyiye gidiyor.

Oyuna ilk başladığınız dakikalar, her ne kadar kolay gibi gözükse de, ana bölgenizi korumak, saldırı yapmak ve diğer tüm şeyler çok daha fazla derinliğe kavuşuyor. Warhammer 40,000: Dawn of War III, gücünü tam da burada gösteriyor işte. Senaryo modunda ve öğretici bölümlerdeki şeyin, sadece bir çocuk oyunu olduğunun farkına varıyorsunuz gerçek insanlara karşı oynarken. Yalnız, gerçek insanları övdük diye, yapay zekaları da boş sanmayın. Onların da var birkaç numarası ve sizleri, eğer boşluklarınızı yakalarlarsa, kolay bir şekilde yenebilirler bile.

Tüm bunların haricinde, oyun içerisinde 3 farklı takım bulunuyor. 3 takımında hem zayıf, hem de güçlü noktaları bulunuyor birbirine karşı. Mesela Space Marines, oldukça yavaş gelişiyor fakat gelişim ile işiniz bittiği zaman Space Marines ile ortalığı toz duman edebiliyorsunuz. Eldar ise daha çok vur-kaç temasını oyunculara öneriyor. Onların kolay hareketleri ile, düşmana kısa ve hızlı saldırılar yapabiliyorsunuz. Orks ise oyundaki en güçlü ekip. Fakat bu taraf, saldırı yapacağını çok kolay bir şekilde belli edebiliyor. Yani düşmanınız, siz saldırıya karar verdiğiniz an, defans yapmaya başlayabiliyor.

Warhammer evreni, RTS tarzında, Warhammer 40,000: Dawn of War III ile karşımıza çıkıyor.

Warhammer 40,000: Dawn of War III, genel olarak çok heyecanlı ve strateji gerektiren bir oynanış sunuyor. Sanıyorum ki oyunun, oynanış kısmına laf edebilmemiz oldukça zor. Bu oynanış kısmını, oyunun grafikleri ve sesleri de gerçekten güzel bir şekilde destekliyor. Oyunun grafikleri ve genel olarak görsel tasarımı gerçekten çok güzel. Ses tasarımı ise bizlere yeteri kadarını veriyor. Fakat bu noktada, teknik sorunlar karşımıza çıkıyor. Oyundaki FPS düşüşleri ve çok az da olsa optimize sorunu, bizleri zaman zaman rahatsız etti. Bunun haricinde, oynanışı etkileyen birkaç küçük hata da bulunmakta fakat geliştirici ekibin altından kalkamayacağı şeyler değil bunlar kesinlikle.

Genel olarak maçın dengesi, teknik problemler ve yeni oyunculara hiç arkadaşça davranılmaması, bu oyunun tek problemleri. Tabii ki Warhammer evreninin en iyi oyunu değil Warhammer 40,000: Dawn of War III. Fakat RTS tipi oyunları seviyorsanız, mutlaka şans vermek isteyebileceğiniz bir oyun. Şu an oyunun Türkiye fiyatı biraz tuzlu olsa da Steam üzerinde, farklı platformlardan daha ucuza bulabilirsiniz. Bu yüzden fiyatı da pek problem etmiyoruz.

[inceleme]

Ayrıca En yeni haberler için Facebook, Twitter ve Google Haberler üzerinden Leadergamer'ı takip edebilirsiniz.