Bildiğiniz üzere, Tom Clancy's The Division 2 bir süredir birtakım oyunculara kapılarını açmış durumda. Tom Clancy's The Division 2 Gold veya Ultimate sürümüne sahip olan oyuncular, oyunu oynamaya başladı bile. Ben de, Ubisoft ekibinin bizlere sunmuş olduğu yapımı oynama fırsatı elde ettim. Bu Tom Clancy's The Division 2 inceleme yazısı içerisinde de, elimden geliğince sizlere oyunu anlatacağım. Yine Tom Clancy's The Division 2 inceleme yazım boyunca, oyunun ne sunduğundan bahsettikten sonra bir de kendi fikrimi ekleyeceğim. Dilerseniz, lafı uzatmadan detaylara geçelim.
Tom Clancy's The Division 2 nasıl bir hikayeye sahip?
New York ve dünya, ölümcül bir virüs tarafından kasılıp kavrulmaya başlayalı 7 ay geçmiş. Popülasyon iyice düşmüş durumda. Virüs dünyaya salındığında, The Division isimli ekip de aktifleştirildi son çare olarak. O zamandan beri de The Division ajanları, dünya üzerinde kalan masumları savunmak için elinden geleni yapıyor. The Division için işler Washington'da çok daha zorlu bir durumda. Eğer Washington çökerse, bütün ülke çökecek. Sahada 7 aydır yer almakta olan bir The Division ajanı olarak, biz ve takımımız kalan insanların son umuduyuz.
Ubisoft ekibi, Tom Clancy's The Division 2 ile gerçekten iyi bir iş başarmakta. Zira, tıpkı ilk oyunda olduğu gibi, bu oyun da, oyuncular dinlenerek geliştirilmekte. Yani, tam olarak oyuncuların ne istediğini vermeye çalışan bir oyun ve giderek daha fazla oyuncuların istediği şekle bürünmekte. Tom Clancy's The Division 2 ne sunuyor diye soruyorsanız, çok fazla şey olduğunun altını çizebilirim. Zira, olur da oyun sonuna ulaşırsanız, oyun orada bitmiyor. Washington oyun sonunda daha da değişiyor ve ortaya yeni aktiviteler, görevler çıkıyor. Tom Clancy's The Division 2 inceleme yazısında hepsine tek tek yer vereceğim zaten elimden geldiğince.
Tom Clancy's The Division 2 içerisinde oyuncular dinleyerek ne değiştirildi?
Aslında değiştirilmiş olan bir hayli kısım var fakat şöyle birkaç şeyden bahsedelim. Tom Clancy's The Division 2 ile değişen şeylerden biri, zırhlı düşmanlar. İlk oyunda mermi süngeri gibi olan düşmanların yerini, bu oyunda yetenekleri ve zorlukları ile ön plana çıkmakta olan düşmanlar aldı. Dark Zone konusunda da geliştirmeler yapıldı. Her ne kadar emek veriliyor olsa da, yeni gelen oyuncular eski oyuncular tarafından rahatlıkla ezilmekteydi. Bu sebeple tanıtım görevleri, herkesi eşit bir seviyeye çekmek ve güvenli bölgeler getirildi. Tanıtım görevlerinin gerçekten başarılı olduğunu söyleyebilirim. Kısa ve net bir şekilde bizlere sunulmuş. Herkesi eşit hale getirme mevzusu, silahların artık bir nevi eşit olması demek. Güvenli bölgelerde ise, oyuncular PvP'ye başlamadan önce hazırlık yapabilme imkanına sahip.
Oyun sonu aktiviteler de değiştirilmiş durumda. Serinin ilk oyununda, oyun sonu etkinlikler oyuncular tarafından yetersiz bulunmaktaydı. Fakat Tom Clancy's The Division 2 içerisindeki oyun sonunda, bizleri yepyeni bir tecrübe beklemekte. Zaten, sırf bu yüzden Ubisoft ekibinin gözünde Tom Clancy's The Division 2, 2 oyun gibi görünmekte. Bunlar, ana görevleri ve oyun sonu hali olarak belirtiliyor. Bir başka sorun olarak ise, hileler söz konusuydu. Tom Clancy's The Division 2 ile, oyunun daha büyük bir kısmı sunucularda gerçekleştirilmekte. Hile tanıma sistemleri de geliştirilmiş durumda. Hem oyun içi, hem de 3. parti anti hile yazılımlar kullanılmakta. Yani, Ubisoft bu konuda elinden geleni yapmaya çalışıyor kesinlikle.
Tom Clancy's The Division 2 hikaye ve oyun sonu bizlere ne sunuyor?
Tom Clancy's The Division 2'nin 2 adet oyunmuş gibi gösterildiğinden bahsetmiştim sizlere. Gelin, hikaye ve oyun sonu hallerini de biraz anlatayım. Ubisoft ekibi, 30. seviyeye ulaşmanız için 30-40 saat arası bir tecrübe sunmakta olan hikaye görevleri sunmuş. Her ne kadar ana görevler ile 30. seviyeye ulaşıyor olsanız da, bunu yan görevleri tamamlamadan gerçekleştiremiyorsunuz ne yazık ki. Ayrıca, etkinlikler, aktiviteler ve kontrol noktaları da bu konuda çok yardımcı olmakta. Bu sayede, 30 olana kadar 30-40 saat civarı bir süre harcıyorsunuz. Hem de bu esnada oyunu öğrenebiliyorsunuz.
Oyun sonu tecrübesinden de bahsetmek gerek. Eğer oyun sonu halinin nasıl bir şey olduğunu anlamak istiyorsanız, Ubisoft 15-20 saat de buraya harcamanız gerektiğini önermekte. Zira, özelleştirmeler, kale baskınları, dünya etkinlikleri, zanaatkarlık kullanmak, Gear Score mevzusu, en az World Tier 4 seviyesine ulaşmak, Dark Zone ve daha nice önemli özellikler sizleri oyun sonunda beklemekte. 30. seviyeye ulaştığınızda Specializations açılmakta. Sharpshooter, Survivalist ve Demolitionist isimli 3 adet sınıf da sizleri beklemekte. Bunu açtığınızda, her 3 sınıf arasında da değişim yapabiliyorsunuz Quartermaster aracılığıyla. Her sınıfın kendine has Signature silahı özelliği bulunmakta.
Tom Clancy's The Division 2 oynanış açısından ne var?
Tom Clancy's The Division 2 inceleme yazımda oyunda nelerin değiştiğinden ve temel özelliklerinden bahsettim ama oynanış açısından ne sunduğuna henüz değinmedim. Benim gibi, serinin ilk oyunu ile tanışmamış oyuncular için de bundan bahsetmekte fayda var. Şöyle bir baktığımızda, bizlere TPS bir bakış açısı sunmakta. Öncelikle PvE olan oyun, Dark Zone adı verilen bölgelerde PvP olmakta. Oyunu en iyi tecrübe etme yöntemi, kesinlikle ekiple. Eğer ekibiniz varsa, oyun çok daha keyifli bir hal alıyor. Bu, hem PvP, hem de PvE için geçerli.
Oyun içerisindeki düşmanlar, sizin ekibinizde bulunan kişi sayısına göre zorlaşmakta. Ayrıca, ekibinizdeki en yüksek seviyedeki kişinin seviyesine göre değişmekte düşman seviyeleri. Yani, ekibinizde 1 kişi 25. seviyeyse ve geri kalan 10 seviyeyse, tek yemek fazlasıyla mümkün. Zaten 25. seviyedeki olan eleman da diğer kişileri taşıyamıyor bu durumda. Bunun sebebi de, düşmanların hem 25. seviyede olması, hem de ekipteki kişi sayısına göre güçlenmeleri. Bu sayede, beleşçiliğin de önüne geçilmiş. Açıkçası, fazlasıyla başarılı bulduğum bir durum oldu bu. Zaten oyundaki seviye sınırı 30. Bunu, ekibinizle hızlıca elde edebilirsiniz, sorun olmaz.
Oyunda seviye sistemi bulunmakta. Yani, RPG ögelerini de barındırıyor. Seviyeniz ile birlikte daha iyi ekipmanlara ulaşabiliyorsunuz. Oyunda aktif ve pasif yetenekler de bulunmakta. Öncelikle, aktif yeteneklerden bahsedeyim. Aktif yetenekler, oyun esnasında E veya Q tuşları ile kullanabildiğiniz yetenekler. Toplamda 8 adet yetenek bulunuyor. Her biri, siz 30. seviyeye ulaşana kadar rahatça açılıyor zaten.
Tom Clancy's The Division 2 yeteneklerinden de bahseder misin?
Oyunda 8 adet aktif yetenek başlığı bulunmakta. Her 8 başlığın altında da 3-4 adet aktif yetenek bulunmakta ve her biri farklı özellikler sunmakta. Her yeteneğin belli bir tekrar kullanım için soğuma süresi bulunmakta. Ayrıca, sadece 2 yetenek yeriniz olduğu için, takımınıza göre veya kendinize göre düşünerek ayarlamanız şart gibi bir durum bu aşamada. Ayrıca, modlar sayesinde ufak tefek değişiklikler ile de geliştirilebilmekte fakat modların da Gear Score gereksinimleri bulunmakta.
Bir de pasif yetenekler bulunuyor. Pasif yetenekler dediğim yetenekler ise, Perks başlığında yer almakta. An itibari ile toplamda 19 adet pasif yetenek bulunmakta. Buradaki yetenekler sayesinde, malzeme kapasiteniz, silah alanınız gibi özelliklerinizi yükseltebiliyorsunuz. Fakat, aktif yeteneklerdeki gibi ne yazık ki modlar ile destekleyemiyorsunuz. Ayrıca, yine merak etmeniz gereken bir durum söz konusu değil bu yeteneklerde. Zira, oyun sonuna ulaştığınızda yeteneklerinizi açmış oluyorsunuz. Çünkü, size gerekli puanları sağlayan şeyler, oyun içerisinde yer alan görevler.
Tom Clancy's The Division 2 açık dünyasında bizleri ne bekliyor?
Ben, Tom Clancy's The Division 2 inceleme yazısını hazırlayana kadar, oyunun açık dünyasını bir hayli beğendiğimi söyleyebilirim. Güvenli bölgelerin dışında alanlar bayağı bir canlı. Hayvanlar olsun, düşmanlar olsun, dostlar olsun, fazlasıyla canlı. Eğer ekipteyseniz, ekibiniz de bu açık dünyada boy göstermekte. Fakat, diğer oyuncuları ne yazık ki bu alanlarda göremiyorsunuz. Eğer, harita üzerindeki bir güvenli bölgeye giderseniz, diğer oyuncuları da burada görebiliyorsunuz. Ayrıca, açık dünyanın gerçekten devasa olduğunun da altını çizebilirim.
Güvenli bölgeler arasında hızlı seyahat imkanı sunuluyor oyun içerisinde. Yani, dilediğinizde, daha önceden gitmiş olduğunuz bir güvenli bölgeye ışınlanabiliyorsunuz. Bir yerden bir başka yere giderken düşmanların saldırısına uğrayabiliyorsunuz. Düşmanlar, bir başka düşman ekiple veya bizim dostlarımızla da savaşıyor olabiliyor. Ayrıca, ufak tefek etkinlikler de mevcut. Örneğin, halka açık idam etme etkinliği bulunuyor. Eğer düşmanlarınızdan, idam edilecek kişiyi korumayı başarırsanız, bir kutu içerisinde güzel eşyalar ile ödüllendirilebiliyorsunuz. Açık dünya hakkında söyleyebileceğim bir başka şey de, kesinlikle köşe bucak dikkat etmeniz. Zira, güzel ganimetler toplayabiliyorsunuz.
Tom Clancy's The Division 2 içerisindeki Dark Zone nasıl?
Sizlere, Tom Clancy's The Division 2 içerisinde sunulmakta olan Dark Zone, daha 12. seviyedeyken tanıtılıyor. Bu seviyeye gelene kadar oyunun temellerini öğreniyorsunuz zaten. Bu aşamadan sonrası da, bildiğiniz bilgileri aktif olarak kullanmanız ve daha da derin bilgiler öğrenmeniz ile devam ediyor. Dark Zone, her türlü ayrıntıyı iyice kullanmakta olduğunuz bir alan. Dark Zone, PvP'nin döndüğü yer.
Tom Clancy's The Division 2 ile bizlere sunulan Dark Zone'un kendisine ait bir seviyesi bulunmakta. Bu seviyeler sayesinde yetenekler elde edebiliyorsunuz. Bu yetenekleri de, ana merkezinizde açabiliyorsunuz. Her yetenek önemli bir yere sahip. Dark Zone, genel olarak iyi eşyaları düşürebileceğiniz bir yer olmuş kesinlikle. Bu yüzden de, 30. seviyeye gelene kadar çok da önemli bir yer değil. Fakat, şansınızı denemek ve kendinizi geliştirmek için uğrayabileceğiniz bir yer.
Tom Clancy's The Division 2 hakkında başka ne söyleyebilirsin?
Tom Clancy's The Division 2 inceleme yazımda henüz bahsetmemiş olsam da dikkatimi çeken çok güzel ayrıntılar yer almakta. Siz, görevlerinizi yaptıkça ve oyunun açık dünyasındaki ufak tefek görevleri ve etkinlikleri tamamladıkça, güvenli bölgelerde gelişmeler görebiliyorsunuz. Kullanmakta olduğunuz eşyaların ve yeteneklerin karakterinizin üzerinde görünür halde olması da, çok hoş bir ayrıntı oldu benim açımdan.
Ubisoft, yıllar süren animasyon geliştirmesinin hakkını vermiş olduğunu bu oyunda hissettiriyor. Örneğin, bir engel üzerinden atlarken, son attığınız adıma bağlı olarak bacaklarınız sağda veya solda bir şekilde karşı tarafa atlayarak geçiyorsunuz. Animasyonlar tam anlamıyla mükemmel olmuş Tom Clancy's The Division 2 içerisinde. Özelleştirme konusunda da aşırı fazla detay sunulmuyor olsa da, karakterinizi görsel anlamda sizleri tatmin edecek şekilde değiştirmek mümkün. Karakter yaratma kısmında, fazlasıyla yeterli bir şekilde karakterinizi düzenleyebiliyorsunuz. Ardından ise, oyun esnasında kostüm değişiklikleri yapabiliyorsunuz. Kostümler ve kozmetikler, aynı zamanda gerçek para ile de satın alınabilmekte.
Tom Clancy's The Division 2 hakkında söylemek istediğin şeyler bu kadar mı?
Oyun içerisindeki kostümlerin ve donanımların nadirlik seviyesi bulunuyor. Standart olarak, ne kadar nadir olursa o kadar iyi bir eşyanız var demektir. Zanaatkarlık sistemi, 30. seviyeye ulaşana kadar gereksiz, bana soracak olursanız. Çünkü, belli başlı aşamalara ulaştıkça, oyun size o an yetecek olan eşyaları bir kutu içerisinde sunuyor. Kutuları açarak rastgele silah ve zırh elde ederek oyuna devam edebiliyorsunuz. Oyunun size sunduğu her şeyi hızlı bir şekilde öğrenerek aktif olarak güzel bir şekilde kullanmanız mümkün. Tom Clancy's The Division 2 içerisinde klan sistemi de mevcut. Oyun içerisinde yaptığınız şeyler, klanınızın seviyesini yükseltmekte. Bunun da detaylı avantajları bulunuyor elbette.
Benim, oyunda canımı sıkan tek şey yapay zeka oldu. Ben, ilk oyunu oynamadım fakat duyduklarıma göre, ilk oyunda da yapay zeka bu şekilde garip bir haldeymiş. Yapay zekanın çok anlamsız şeyler yaptığına şahitlik ediyorsunuz. Oyun tecrübesini çok bozmasa da, gerçekçilik açısından çok fazla etkili oluyor. Bazı düşmanlar, gereksizce güçlü. Ağzımın ortasına yediğim roketleri ölsem unutmam. Evet, tek yedim. Ağzımın ortasından, tek yedim. Ayrıca, eğer yalnız kalmaktan hoşlanmıyorsanız, oyun içerisinde eşleştirme sistemi de bulunmakta. Yani, ekibiniz yoksa, ekip arkadaşları edinebilirsiniz.
Tom Clancy's The Division 2 optimizasyon ve görsel açıdan nasıl?
Tom Clancy's The Division 2 inceleme yazımın önceki kısımlarında görsellikle ilgili ufak tefek şeyler demiştim aslında fakat toparlamakta fayda var. Oyunun görsel kalitesi, gerçekten çok iyi. Işıklandırma ve gölgelendirmeler, fazlasıyla harika olmuş. Ağzımı açık bıraktığının altını çizebilirim. Özellikle detaylandırma konusunda çok hoşuma gitti. Beni benden alan asıl konu ise, oyunun animasyonları oldu. Akıcılık ve detaylı bir şekilde sunulan animasyonlar, oyun tecrübesini fazlasıyla katlamakta.
Optimizasyon açısından da temiz bir yapıda olduğunu söyleyebilirim. Far Cry New Dawn'dan daha fazla FPS aldım Tom Clancy's The Division 2 oynarken. Kullanmakta olduğum sistemde işlemci olarak Intel i9-9900K, Asus Turbo 1080 Ti ve 32GB RAM bulunmakta. Aşırı yüksek FPS değerleri ile karşılaştım yani. Eğer oyunun sizde nasıl bir performans sunacağını merak ediyorsanız, hemen aşağıda sizlerle paylaştığım listeye göz gezdirebilirsiniz. Göz gezdirmeye gerek duymuyorsanız da Tom Clancy's The Division 2 inceleme yazımın sonucunu sizlerle paylaşmak isterim.
Minimum – 1080p | 30 FPS:
- OS: 64 bit Windows 7 SP1|8.1|10
- CPU: AMD FX-6350 | Intel Core i5-2500K
- RAM: 8 GM
- GPU: AMD Radeon R9 280X | Nvidia Geforce GTX 780
- VRAM: 3 GB
- DIRECT X: DirectX 11 | 12
Önerilen – 1080p | 60 FPS:
- OS: 64 bit Windows 10
- CPU: AMD Ryzen 5 1500X | Intel Core I7-4790
- RAM: 8 GB
- GPU: AMD RX 480 | Nvidia Geforce GTX 970
- VRAM: 4 GB
- DIRECT X: DirectX 12
HIGH – 1440p | 60 FPS:
- OS: 64 bit Windows 10
- CPU: AMD Ryzen 7 1700X | Intel Core i7-6700K
- RAM: 16 GB
- GPU: AMD Radeon RX Vega 56| Nvidia Geforce GTX 1070
- VRAM: 8 GB
- DIRECT X: DirectX 12
ELITE – 4K | 60 FPS
- OS: 64 bit Windows 10
- CPU: AMD Ryzen 7 2700X | Intel Core i7-8700K
- RAM: 16 GB
- GPU: AMD Radeon VII | Nvidia Geforce RTX 2080 Ti
- VRAM: 11 GB
- DIRECT X: DirectX 12
Tom Clancy's The Division 2 inceleme sonucu nedir?
Looter Shooter kategorisinde, benim normalde favorim olan oyun hep Borderlands 2 olmuştur. Ganimet toplamak asla bıktırmamıştır ve daha çoğunu istetmiştir. Her ne kadar Borderlands 2 kadar olmasa da, Tom Clancy's The Division 2 inceleme yazısını sizlere sunana kadar bu oyunda da o hislere kapıldım. Çok nadir sıktığı yerler oldu fakat yine de zevkliydi. Her ne kadar hikayeye kendimi aşırı fazla kaptıramamış olsam da, oynanış detayları ve görsellik beni benden aldı. Oyun içerisinde yapabileceğiniz gerçekten çok fazla şey var ve sadece yüzeysel oynamak isteseniz bile tamamlamadan önce rahat 70-80 saatinizi yiyebiliyor.
Tom Clancy's The Division 2 inceleme sonucuna geçmeden önce bir de fiyatlardan bahsetmemde fayda var. Her ne kadar dolar ve euro fiyatları uygun olsa da, TL bazında biraz yüksek etiketlere sahip. Tom Clancy's The Division 2 standart paket fiyatı 309 TL olarak karşımıza çıkıyor. Eğer Gold sürümünü almak isterseniz, 509 TL olarak satılmakta. Tabii, Ultimate isterseniz, 569 TL'ye kadar uçuyor. 500'lü fiyatların hakkını verir mi bilmem ama 309 TL'lik fiyat etiketinin hakkını fazlasıyla vereceğini belirtebilirim. Tom Clancy's The Division serisi, Tom Clancy's The Division 2 ile birlikte tam olarak oyuncuların istediği gibi bir oyun olarak karşımızda duruyor.
