Dile kolay, Gods of the Arena'yı da sayarsak, 4 sezonluk bir dizi Spartacus. Her bölümünü heyecanla beklediğimiz, aksiyon sahnelerine hayran kaldığımız ve yeri geldiğinde yapımcıların cüretkarlığına saygı duyduğumuz bir renk olmayı başardı. Geçen yıldan beri süregelen Andy Whitfield - Liam McIntyre kıyasını bir kenara bırakırsak, bence Kirk Douglas'ın filminden sonra gelebilecek en iyi Spartacus yorumunu izlemekteydik; maalesef Avusturalya'da dün gece yayınlanıp, ülkemiz adına malum yerlerde bugün boy gösteren bölümüyle diziye veda etmek durumunda kaldık.
Öncelikle izlememiş olanların merakını gidereyim; beklediğimize değiyor mu? Son bölümü 1080p indirip, adil kullanım kotamızı ateşe atmamız doğru bir hareket mi? Cevap net: Evet! Blood and Sand, Gods of the Arena ve Vengeance finallerini gözümüzün önüne bir getirelim. Hangisinden hoşnut kalmadık? Bence hiçbiri hayal kırıklığı olmadı. Steven S. DeKnight'ın ekibi, bu diziyi en sağlam hayranından bile daha iyi sahiplendiğini her seferinde yüzümüze vuruyordu. Bu defa da hem bir sezon hem de tüm diziye ait bir final olarak, oldukça başarılı bir bölüm olmuş "Victory"
Tarihi gidişattan da hepimizin haberdar olduğu üzere, diziye adını veren Victory, maalesef Romalıların zaferinden geliyor. Bu diziyi izlerken pek tarafsız kalamadık; hem dizinin öyle bir amacı yoktu hem de sivrilttiği karakterlerle bunu neredeyse imkansız hale getirmişti. Spartacus, yeni bir hayatın kapısını o meşhur tekmesiyle açtığı dostlarıyla son direniş için hazırlanırken, olacakları bildiğiniz halde içinizi bir heyecan saracak. Çünkü yine bir sürü belirsizlik mevcut: Crassus ile Spartacus karşılaşması nasıl sonlanacak? Caesar ve Gannicus tekrar karşılaşacaklar mı? Önemli karakterlere yakışır bir ölüm bahşedilecek mi? Bu soruları tatmin edici bir şekilde cevaplayabilen ve tarihi gerçeklere rağmen seyirciyi heyecanlandırmayı başaran ekibe bir alkış daha göndermek gerek.
