Marvel vs. Capcom 3, yaşanması gereken mükemmel bir efsane. Oyun tarihindeki en güzel ve en unutulmaz dövüş oyunu serilerinden birinin devamı olma niteliğini taşıyor en nihayetinde. Oyunun hayranları, eski havanın yakalanamayacağını ve kötü bir oyun olacağını söylüyorlardı fakat bizce Capcom bunun üstesinden gelmiş ve ortaya inanılmaz bir oyun çıkarmış. O eski havayı bulamayacak belki koyu hayranlar fakat günümüze göre ve oyunun tarihine göre bu mükemmel bir devam oyunu olmuş.
Oyun hakkında fark edeceğiniz ilk şey, ne kadar fantastik göründüğü olacaktır. Çizgi roman türündeki grafikler her şeyi daha dinamik bir hale getiriyor ve kelimenin tam anlamıyla oyunu hayata taşıyor. Öyle ki, bölümlerdeki arka plan görüntüleri bile muazzam derecede güzel olmuş ve ortaya harika bir görüntü çıkarıyor. Hareketlilik olarak sanırım bu oyun, şimdiye kadarki gördüklerimiz arasında en iyilerin arasına girebilir ve hatta en iyi bile olabilir.
Eğer versus serilerine alışkın değilseniz, açıklaması çok basit. Marvel ve Capcom karakterleri, her nasıl olduysa, aynı evrendeler ve birbirleri ile dövüşmek istiyorlar. Seri birçok yerde "en hızlı dövüş oyunu" olarak da biliniyor. Çünkü ardı ardına hızlı hareketler yapıyor ve bir anda nasıl olduğunu fark etmeden oraya buraya ışınlar saçmaya, yumruklar savurmaya başlıyorsunuz. Kısacası ortaya harika bir görsel şölen çıkıyor. Marvel vs. Capcom 3 de hiç farklı değil. İlk oynayışınızda aynı havayı alamayabilirsiniz. Fakat ilerledikçe daha hızlı ve daha görkemli olduğunu göreceksiniz.
Bir devam oyunu olmasına rağmen MvC3, temelleri önceden atılmış bir serinin üzerine gelen farklı ve yeni bir oyun gibi olmuş diyebilirim. İlk başta kabullenmek zor olabilir fakat bu oyun Marvel vs. Capcom 2 değil. Capcom'un geçmişinde yatan o mükemmel 2D grafiklerin yerini şimdi harika şekilde modellenmiş 3D karakterler alıyor. MvC3, karakterler bakımından MvC2 kadar zengin değil. Toplamda 36 ve yolda olan DLC ile gelecek 2 karakter var.
Tuş fonksiyonları da eski oyunlara göre değiştirilmiş ve daha az karmaşık hale getirilmiş. MvC3'ün yeni kontrol sistemi, birçok şeye daha kolay ulaşılabilmesini ve yeni oyuncuların da pek yabancılık çekmemesini sağlıyor. Yumruklar ve tekmeler için ayrı ayrı duran tuşlar artık 3 komut halinde. Düşük, Orta, Yüksek. Her karakter, Special Attack (özel saldırı) hareketi için tek ve aynı düğmeye sahip. Yani savaş anında neye basarak bir uçan kombo yapabileceğinizi biliyorsunuz. Ayrıca bu düğme, bazı durumlarda bir normal saldırı olarak da iş görebiliyor.
Giriş komutları pek çok oyuncu için fazla sorun olmayacaktır. Eğer Street Fighter'da bir Hadouken ve Shoryuken yapabiliyorsanız bilmeniz gereken her şeyi biliyorsunuz demektir. Özel hareket ve Hyper kombolar için gerekli olan tuş kombinasyonları da genellikle çember kare, zigzag üçgen veya iki tuşun birleşimi gibi komutlardan oluşuyor. Her saldırı farklı ve onları gerektiği yerde kullanabilmelisiniz.
Yeni kontrol şeması, deneme ve uygulamayı en derin şekilleriyle yapmamıza olanak sağlıyor. Komutu ne zaman ve neden uygulayacağınız, nasıl uygulayacağınızdan daha önemlidir. Tuş dizaynı, böyle hızlı ve akıcı bir oyun için çok güzel tasarlanmış. Ayrıca tuşların zorluk derecelerini de kendinize göre ayarlayabiliyorsunuz.
MvC3'e gelen yeniliklerden birisi, takım hava saldırısı. Special Attack tuşuna ve ardından da hava kombosu sırasında bir yön tuşuna basarak partnerinizi yanınıza çağırıp saldırıya devam etmesini sağlayabiliyorsunuz. Her yönün, kendine özgü avantajları var. Yukarı tuşuna basarak düşmanı çok yükseğe fırlatıp bir hava kombosuyla en yüksek zararı verebilirsiniz. Sağ veya Sol yön tuşlarına basarak düşmanı ekranın o yöndeki köşesine gönderebilirsiniz fakat bu pek zarar vermiyor. Son olarak, Aşağı yön tuşuna basarsanız düşmanınızı sert bir şekilde yere çarpıyorsunuz ve bu bir Hyper kombo barının dolmasını sağlıyor. Takım hava saldırıları çok güçlü olabildiği gibi riskli de olabiliyor. Eğer saldırıyı yaparken, karşınızdaki düşman sizin hareket ettiğiniz yönü tespit edip o yönün tersine davranırsa bir karşı saldırı gerçekleştirip avantajı ele geçirebiliyor.
Başka bir yeni mekanik de X-Factor sistemi. Her oyuncu, X-Factor özellliğini bir maçta, bir kere 4 ana saldırı tuşuna aynı anda basarak kullanabiliyor. Bu özellik aktifken karakteriniz daha güçlü, hızlı oluyor, minik zararları yok sayıyor ve canını doldurabiliyor. X-Factor, oyunun önemli ve değiştirici özelliklerinden birisi olmuş. Öyle ki, 3'e 1 bir maçta bile kazanma şansınız var. MvC2'yi oynayanlar bilirler, böyle bir şeyi yapmak neredeyse imkansızdı. Ama MvC3'de yeni dinamik sistemi ile bu hiç de zor değil.
Eğer X-Factor'ü nasıl, nerede ve ne zaman kullanacağınızı bilmezseniz bu size bir maça mal olabilir. Benim tavsiyem, tek karaktere düştüğünüzde kullanın. Yenildiğiniz anlarda bu özelliği kullanıp avantajı fazlasıyla elinize geçirebilirsiniz.
Karakter listesi, hayranların seçimleri ve yeni gelenlerin karışımıyla ortaya çıkmış. Seçilecek daha az karakter olmasına rağmen MvC3, önceki oyunlara göre daha çok çeşitlilik sunuyor. Bu oyunda boş veya klon karakterlere rastlamayacaksınız. X-23, hikayede Wolverine'in bir kadın kopyası olmasına rağmen hareketler ve oynanış tarzı tamamen farklı. Ryu ve Akuma, Street Fighter'dan gelmiş ve aynı dövüş stili ile bezenmiş olsalar bile klon değiller. Farklılıkları rahatça göze çarpabiliyor. Her karakter kendine özgü ve canlı şekilde yaratılmış. Bu özelliği, MvC3'ü harika bir oyun yapıyor. Fazla ve gereksiz karakterlerle dolu bir oyun değil, olmaması da iyi olmuş zaten. Ama.. MegaMan'in oyun dışı edilmesi kalbimizi kırmadı değil.
Her oyuncunun kendi oynayış tarzına göre bir takım kurması çok önemli bir şey. 36 karakterle bir çok seçeneğe sahip olabiliyoruz. Her zaman favori karakterinizi seçmeyebilirsiniz. Bazen o karakter, takımdaki diğer karakterler ile uyum sağlayamayabiliyor. Aradaki o sinerjiyi bulmak, gerçekten fark yaratıyor.
Denge, dövüş oyunları için her zaman hassas bir konu olmuştur. Önceki versus serilerinde, aşırı güçlü karakterler/takımlar oluşturulabiliyordu. Bu MvC3'de biraz garip olmuş. Her karakterin rezalet derecede saldırı yapabilme potansiyeli var. Bu oyunda düşmanını en çok ezen ve sürekli saldırı yapan taraf kazanır. Defansif bir şekilde durmanın ve sürekli korunup saldırmanın hiç bir yararı olmaz.
Online çoklu oyuncu modu biraz hayal kırıklığına uğrattı doğrusu. 8 kişilik lobilere sahip olmasına rağmen, oyunda izleyici olamıyorsunuz. 99 saniye boyunca yapılan bir dövüşü izleyememek büyük bir problem. Basit göründüğüne bakmayın. Maçı izlemek yerine sadece can barlarını görebiliyorsunuz. Super Street Fighter IV'de kullanılan ayarlar göz önünde bulundurulursa Capcom, MvC3'de tarzını biraz geriye çekmiş. Öyle ki, kafanıza göre bir sebepten dolayı herhangi bir kişiyi lobiden atamıyorsunuz. Neyse, en azından sesli konuşma ve davet etme sistemi güzel bir şekilde çalışıyor.
Capcom, yeni 1'e 1 dövüşlerde zekice bir fonksiyon yaratmış. Tıpkı Çevrimdışı modda olduğu gibi Rematch seçeneğine sahibiz artık. Bu, karakter seçme ekranına gitmeden dövüşe devam etmek için kullanılabilen güzel bir özellik. Bence bütün dövüş oyunlarında bulunması gereken bir özellik bu. Ama bir problem var. Rematch seçeneği sadece gelişigüzel yapılmış dövüşlerde kullanılabiliyor her nedense. 1'e 1 karşılaşmalarda kullanamıyorsunuz.
En nihayetinde online oynanış iyi olmuş. Benim deneyimlerime göre Super Street Fighter IV'ün online sisteminden çok daha iyi görünüyor. Dövüş oyunlarını online oynarken en çok karşılaşılan sorun, lag sorunudur. Birkaç hafta oynadım oyunu ve yine deneyimlerime göre PS3 versiyonu daha stabil çalışıyor. X360 versiyonunda kimi zaman oyuna bile giremediğim oldu. Neyse ki Capcom bunun farkında ve sorunu yakında düzelteceğini açıkladı.
Super Street Fighter IV'de bitirdiğiniz yarışmaları, kazandığınız ödülleri ve bu gibi birçok istatiği online profilinizde gösterebiliyordunuz. Capcom bu özelliği MvC3 ile bir adım ileri taşımış ve ortaya Lisans Kartları'nı çıkartmış. Diğer online oyuncular tarafından da görülebilen bu kartlar; oynadığınız karakterleri, her karakteri ne kadar kullandığınızı ve kazanma/kaybetme oranlarınızı gösteren daha birçok istatiği gösteriyorlar.
MvC3'deki oynanış modlarında fazla değişiklik yok. Online multiplayer dışında; Arcade, Versus, Training ve Mission modları bulunuyor. Bazılarınız bunun kötü olduğunu düşünebilir ama merak etmeyin, ele geçirilecek birçok şey ve denenecek birçok özellik var. Galeri modu da videoları izlemenize, resimleri görüntülemenize ve müzikleri dinlemenize olanak sağlıyor.
Mission modu, Street Fighter IV'deki trial modu ile aynı özellikleri taşıyor. Her karakterin bitirmesi gereken 10 görev bulunuyor ve yine ilk yarısı oldukça kolay bu görevlerin. Bu modda kendinizi geliştirip birçok ölümcül komboya alışabiliyorsunuz. Tek kötü yanı, SFIV'de olduğu gibi isimleri ve düğmeleri farklı olarak göremiyor olmamız. Yani vuruşu yapmanızı istediğinde sadece ismi yazılı oluyor. SFIV'de bir tuşa basarak hangi kombinasyonu kullanacağımız yazıyordu. Birçok kullanıcı isim ile anlamayacağı için sürekli menüye dönüp bu vuruşun karşılığı olan kombinasyonu bulmaya çalışacaktır.
Training modu, zamanınızın çoğunun geçeceği yerlerden birisidir. Bu modda oyuncular, açılabilecek bütün özelliklere sahiptir. Bu modda ne tür hareketleri ne zaman kullanacağınız gibi birçok önemli şeyi öğrenebiliyor ve pratik yapabiliyorsunuz. Ama hala bir şeyi eksik. Online desteklemiyor bu mod.
Arcade modu oldukça standart ve sizi alıp bir dizi dövüşe sürüklüyor. Yükleme ekranları bu oyunda oldukça hızlı olduğu için dövüşten dövüşe gideceksiniz. Ne yazık ki hikaye oldukça basit, hatta yok gibi. Capcom'un, olmayan bir şeyi bize yutturmaya çalışması gerçekten hayal kırıklığı oldu. İlk 4 açılış videosundan başka göze hoş gelen hiçbir şey yok hikaye anlamında. Sadece oyunu bitirdiğinizde hikayenin devamını birkaç diyalog ve resimle görüyorsunuz. Bu gerçekten kötü oldu.
Bütün karakterlerin özüne sadık kalınarak oyuna aktarılması çok güzel olmuş. Örneğin Dante, Devil May Cry oyunlarında yaptığı bütün hareketlere bu oyunda da sahip. Arthur, Ghosts'n Goblins'deki hareketlerinin aynılarını yapıyor. Zıplaması bile aynı. Marvel cephesindeki ayrıntılar da tam olarak aktarılmış. Spider-Man'ın Symbiote kostümünden tutun da Captain America'nın Punisher tipine kadar her türlü ayrıntı işlenmiş. Mango Sentinel bile geri dönüyor.
Oyunun müzikleri, Capcom'un en iyi işlerinden birisi olarak öne çıkıyorlar. Birçoğu yeni olan müziklerin bazıları da eski versus serilerinden alınmış ve yeniden düzenlenmiş. Ayrıca ayarlar bölümünde, dövüştüğünüz yerin müziğini değiştirme seçeneğine de sahipsiniz.
Artılar
- Karakter listesi çok çeşitli.
- Alışması ve oynaması çok kolay.
- Oynanış, sınırsız seçenekle bir sandbox'u andırıyor.
- Tonlarca hayran-işi ve köküne sadık kalınmış öğeler var.
- Grafikler, animasyon bakımından inanılmaz görünüyor.
- Mission modu oldukça kullanışlı.
Eksiler
- Online oynanışta birçok şey eksik.
- Alınan/verilen hasar bazen çok aşırıya kaçabiliyor.
Marvel vs. Capcom 3; serinin hayranlarını yüz üstü bırakmayacak, harika bir oyun. Hayranı olmayıp da sadece bu oyun türünü seviyorsanız bile mutlaka alıp oynamanız gereken bir oyundur. Eşi benzerine zor rastlanır bir oynanış sistemi ile oyuncuya hiç sunulmamış gibi bir özgürlük sunuyor, bir sürü farklı seçenek veriyor. Online modda birçok sorun olmasına rağmen, bir yamalık işleri var hepsinin. Düzelirler.
Marvel vs. Capcom 3: Fate of Two Worlds, seriyi kaldığı yerden devam ettiriyor. Aynı mükemmellik ve eşsizlik ile.
TOPLAM PUAN: 9/10
Not: Bu Oyunu Aral İthalat Tarafından Sorunsuz Bir Şekilde Satın Alabilirsiniz.
