Avatar
Yazar: LeaderGamer, Editör Yazım tarihi: 31.03.2013

Tarihler 2007’nin sıcak mı sıcak ağustos ayını gösterdiğinde, Irrational Games tarafından geliştirilen BioShock'ın meraklı bakışlar arasında raflardaki yerini alışını hatırlarsınız. Korku / FPS türünün en iyi örneklerinden birini izlemiştik. İlginç bir şekilde su altında geçen yapım, her adımında bizi daha da fazla etkiliyordu. Bu kadar başarılı bir yapımın devamı gelmeliydi ve 2010 yılının şubat ayında karşımıza dikildi bir anda. Ancak ilk oyundaki keyfi bir türlü verememişti. Eskimiş grafik motoru büyük eleştirilere sebep oldu.  Varisi olduğu ilk oyunun aksine, ortalaması düşmüş ancak yıkılmamıştı. Bunun üzerinden tam 3 yıl geçti ve ilk oyunun yapımcısı Irrational Games ipleri tekrar eline aldı. Yakın çevremin bir çok kez sorduğu "Oyun nasıl olmuş?" sorusunun cevabını aşağıdaki satırlarda bulabileceğinizi umut ediyorum. Hadi başlayalım.

20121217_bioshock_infinite (1)Neredesin Big Daddy?

Birinci ve ikinci oyunun aksine artık su altında değiliz. Oyunun ilk fragman yayınlandığında ilginç bir yapımın kapımıza dayanmak üzere olduğunu anlamıştık zaten. Ama su altından bir anda gökyüzüne, bulutların arasına çıkmak, kapalı alanlardan, açık ve ferah alanlara geçmek nasıl tepkilere sebep olacaktı, kestirilmesi çok zordu. İlerleyen günlerde gelen bilgiler, oyuncuların, özellikle de benim kafamda "Acaba?" kelimesini yaratmaya başlamıştı. İlk oyunun aksine korku ögelerinin oyundan kalkması ve RPG ögelerine rağmen neredeyse tam bir FPS olması, eski BioShock havasını vermez diye düşündürüyordu beni.  Oyunu oynamaya başladığımda anladım ki, büyük yanılgı içerisindeymişim.

Bahsettiğim farklılıklar, oyunun ana menüsünde başlıyor. Renkli bir atmosfer bizleri selamlıyor. Ufak bir grafik ayarlamasından sonra oyuna girdiğimde, yayınlanan bilgilerin aksine fırtınanın ortasında buldum kendimi. Biran acaba anlatıldığı kadar da değişmedi mi oyun diye düşünmedim değil. Ama oyunda bir farklılık vardı, ana karakterimiz konuşuyordu ve bu öyle böyle bir konuşma da değildi. Çevreye tepki veriyor şaka yapıyor tam anlamıyla etkileşime giriyordu. Yeni oyunla birlikte gelen bu özellik açıkçası güzel bir seçim olmuş. Bir çok oyunda gördüğümüz, konuşmayan ama konuşan ruhsuz ana karakterlerin yerine konuşan bir ana karakterimiz var artık. Kendisi Pinkerton adlı Amerikan Hükümeti adına çalışan Booker DeWitt adında bir ajan. Görevimiz ise uçan şehir Colombia’dan Elizabeth adında ki bir kızı kaçırmak. Ana karakterlerimize sesini veren kişi ise Amerikalı aktör, Troy Baker. Elizabeth’in sesini ise yine Amerikalı, aktris Courtnee Draper veriyor.

Bioshock-23Konu kulağa klişe geliyor olabilir, ama Elizabeth’i tanıyınca fikrinizde önemli ölçüde değişiklikler olacak. Kendisi uzay-zaman sürekliliğini kontrol edebilmek gibi bir yeteneğe sahip. Ayrıca, ilerleyen bölümlerde nedenini öğreneceğiniz üzere, çok fazla şey biliyor. Bunların arasına kilit açma gibi yeteneklerde sahil. Elizabeth'in bu yeteneklerini kullanarak, düşmanlarımıza karşı büyük avantajlar yakalayabiliyoruz.  Hatta, düşmanlarımızla çatışma sırasında mermimizin bitmesi ya da canımızın azalması durumunda yardımcı olabiliyor. Canımızın tükenmesi durumunda ise, son checkpoint üzerinden Elizabeth sayesinde tekrardan başlıyoruz. Bunun en güzel tarafı, düşmanlarınızın canı ne kadarda kaldıysa oradan devam etmeleri. Bir nevi Elizabeth hayatımızı kurtarıyor havası verilmiş.

Şu can ve mana konusunda biraz değinmek istiyorum. Yıllardır çıkan bir çok FPS oyununda çokça tercih edilen zamanla iyileşme şekli, BioShock’da maalesef bulunmuyor. Maalesef dediğime bakmayın, bence çok yerinde bir karar olmuş. Bunun en büyük nedeni, etrafta ateş ederek koşturmak yerine, her kapışmadan sonra etrafta can ve mana arıyor oluşunuz. Artık o kadar sıkıldım ki etrafta ateş ederek koşturmaktan, bu gibi tercihler yeni bir şeymiş gibi geliyor bana. Tabi her zaman etrafta can şişeleri bulamıyorsunuz. Bunun içinde bulabildiğiniz bütün yiyecek ve içecekleri  tüketmelisiniz. Ancak, etrafta bulamasanız da, sık sık karışınıza çıkan alış veriş robotlarından para karşılığında tedarikte edebiliyorsunuz. Peki sadece can ve mana mı satın alabiliyorsunuz, elbette ki hayır. Mermi, silah ve yetenek geliştirmelerinizi de buradan karşılayabiliyorsunuz. Özellikle yetenek ve silah geliştirmelerine , oyunun ilerleyen bölümlerinde çok fazla ihtiyacınız olacak. Bunun en büyük nedeni ise, düşman çeşitliliğinin artması gösterilebilir. Silahlarınızın ve özel güçlerinizin yetersiz kalması, düşmanlarınız karşısında büyük dezavantaj sağlıyor size. Böylece daha fazla mermi ve daha fazla mana harcıyorsunuz. Bu da daha fazla paraya ihtiyaç duymanız demek.

Ayrıca En yeni haberler için Facebook, Twitter ve Google Haberler üzerinden Leadergamer'ı takip edebilirsiniz.