Netflix'in ülkemizde darbe girişiminin gerçekleştiği 15 Temmuz günü yayımladığı Stranger Things, kısa zamanda o kadar büyük başarı elde etti ki, ikinci sezon onayını da anında kaptı. Duffer Kardeşler'in muhteşem dizisinin başarısı tabii ki Türkiye'de de duyuldu. Herkesin birbirine: "Şöyle bir dizi var, garip olaylar oluyor. Kesin izle, seversin!" diyerek önerdiği Stranger Things'in ilk sezonuna ve ikinci sezon hakkındaki haberlere bir göz atalım.
1980'li yıllarda Amerika Birleşik Devletleri'nin Indiana eyaletinde bulunan hayali Hawkins kasabasında geçen dizi içten ve samimi havasıyla hepimizin içinde kendinden bir şeyler bulduğu bir yapıt olarak git gide daha çok hayran kazandı. Winona Ryder, Matthew Modine ve birbirinden harika çocuk oyuncuları ile oyuncu seçimi konusunda da gözlerimizi yaşartan dizi neredeyse her konuda çok başarılıydı.
Diziyi eğer izlemediyseniz ve dizi hakkında bir fikriniz yok ise sizin için kısaca spoiler vermeden şöyle kısa bir özet geçelim. Dizi, küçük ve neredeyse hiçbir olayın yaşanmadığı bir kasabada, Will Byers isimli bir çocuğun kaybolması ile başlıyor ve en son kaçırılma olayının 20-30 yıl öncesinde gerçekleştiği Hawkins kasabasında hemen hemen herkesi korku kaplıyor. Will'i arama ve "Upside Down" isimli başka bir boyuta geçişin konu alındığı dizinin ilk sezonu 8 bölümden oluşuyor. İkinci sezonda kaç bölüm olacağı ise henüz belli değil.
Nedir bu "Upside Down" diyorsanız, dizinin size çok güzel bir cevabı var. "The Flea and The Acrobat" isimli bölümde geçen bir sahnede bulunduğumuz dünya bir cambazın üzerinde gittiği bir ip olarak tarif ediliyor ve ipin üzerinde cambaz olan biz insanlar ve pireler bulunuyor. Biz bu ipin üzerinde sadece ileri ve geri gidebiliyoruz ancak pireler aşağı ve yukarı da hareket edebiliyorlar. İnsanların aşağı ve yukarı hareket edebilmesi için ise muazzam bir enerjinin gerektiği söyleniyor. Aşağıdaki dünya ise bizimkinden birazcık daha farklı. Görsel olarak neredeyse aynı gözükse de değişik yaratıkların bizleri beklediği dünyada geçen sahneler pek bir korkutucu oluyor.
Dizi tüm bu oyunculuk, senaryo, kurgu gibi özelliklerinin yanı sıra müzikleri ile de öne çıkıyor. Zaten 80'li yıllarda geçen bir dizide müziklerin ön planda olmaması gibi bir şey de düşünülemezdi. Eğer bir Spotify kullanıcısı iseniz, benim oluşturmuş olduğum dizideki şarkıları içeren listeye de buradan ulaşabilirsiniz.
Dizinin ikinci sezonu hakkında gelen haberlere göre de dizi ikinci sezonunda aynı karakterlerle kaldığı yerden devam edecek. Yani birçok kısa dizide olduğu gibi karakter değişimine gitmeyecek olması biz izleyicileri oldukça sevindirdi. Dizinin yaratıcıları Duffer Kardeşler'den Matt Duffer ise ikinci sezon kalıbı yerine devam işi tabirini kullanmayı tercih ediyor. Sıradaki haberimiz ise henüz resmileşmemiş olmasına rağmen ağzımızı açık bırakacak seviyede bir haber. Çıkan haberlere göre dizinin ikinci sezonunun yazarlığını ünlü yazar Stephen King yapacak. Evet yanlış okumadınız bildiğimiz Stephen King. Heyecanlandınız değil mi?
Stranger Things ikinci sezonuyla tahminen önümüzdeki yıl karşımıza çıkacak. Yine Netflix üzerinden yayımlanacak olan dizi bu seneye şimdiden damgasını vurmuş gibi. Siz Stranger Things'i beğendiniz mi? Yoksa hala izlemediniz mi? Bize yazın.
