Haber kaynaklarının vazgeçilmez başlığı oldu son günlerde bu Uber mevzusu. Sürekli farklı farklı başlıklar, fakat ana konu hep aynı. Oyuncu ekibi olarak, bu uygulama hakkında az çok bilgiye sahibiz elbette, fakat tam olarak ne olduğunu bilmeyen takipçilerimiz de olabilir elbette. Bu yazımızda da, son zamanlarda sürekli duyduğumuz bu Uber uygulamasından bahsedecek ve günümüz olaylarının neden böyle garip bir hal olduğuna bağlayacağız.
Uber uygulaması nedir?
Asıl olaylara geçmeden önce, asıl yanıt vermemiz gereken soru kesinlikle budur. San Francisco, Kaliforniya'da merkezi bulunan bir şirket aslında Uber. Şirketin ismi ile aynı adı taşıyan uygulamanın geliştirilmesinden, pazarlanmasından ve işletilmesinden sorumludur. Uygulama, 2009 yılında Travis Kalanick ve Garrett Camp tarafından UberCab adı ile kurulmuş, Haziran 2010'da ise piyasaya çıkmıştır. 2011 yılında 49 milyon dolar girişim sermayesi toplamayı başarmış olan uygulama, daha sonra uluslararası genişleme yaşamıştır.
2015 yılının 28 Mayıs tarihi itibari ile, 58 ülkede ve 300 şehirde kullanılıyordu bu uygulama. Sadece bu rakamlardan bile, uygulamanın nasıl bir hızla büyümüş olduğunu anlayabilmek mümkün. Şu anda ise, 315 civarında ülkede kullanılıyor. Ayrıca, bir süredir ülkemizde de mevcut bu uygulama. Yaklaşık 2 yıldır, İstanbul içerisinde de Uber uygulaması aktif bir şekilde kullanılmakta. Uygulamanın nereden geldiğinden ve nasıl bir gelişme ile günümüze ulaştığından bahsettik. Peki, uygulama nasıl kullanılıyor?
Uber uygulamasını kullanmak için, akıllı telefonunuza uygulama marketinizden uygulamayı yüklemeniz gerekiyor ilk olarak. Ardından ise, telefon numarası ve elektronik posta adresiniz ile kayıt olmanız gerekiyor. Bu aşamadan sonra, ana ekran ile karşılaşacaksın. Burada, haritadan bir konum seçerek veya arama kutucuğunu kullanarak kendinize, uygulamadan bir adet araç çağırıyorsunuz. Uygulama içerisinde de, 3 farklı araç tipi bulunuyor. Bunlar ise, Uber Taxi, Uber XL ve Uber Black olarak karşımıza çıkıyor. Her araç tipinin de kendine has ücretlendirmeleri mevcut tabii.
Peki, bu durumun taksicilerle alakası ne?
Durum böyle olunca, insanlar rahatça bir Uber aracı çağırarak, belki de taksilerden daha da uygun fiyatlarla bir yerlere ulaşmayı başarıyor. Fakat, bu işin ucu taksicilere de dokunuyor. Bir yandan uygulamayı kullanan kişiler para kazanırken, taksiciler ekmeğinden oluyor. Bu da, ister istemez gerilime yol açıyor. Taksi plakasının ne denli zor alındığını ve taksinin geri kalan masraflarının ne kadar olduğunu tartışmaya dahi gerek yok zaten.
Şimdi, taksiciler bu kadar masrafa girip işlerine güçlerine bakmaya çalışırken, bir anda ortaya çıkmaya başlayan ve ayda 5.000 TL'ye yakın olduğu söylenilen gelir elde eden uygulama kullanıcılarını görünce, ortam kızışıyor tabii. Bütün bu olaylar da, günümüzdeki uygulamaya ait araçlara yönelik saldırılara yol açıyor. Bütün durum da, bundan ibaret aslında. Daha az masraf ile, muhteşem miktarda paralar kazanan uygulama kullanıcıları, onca emeğin ve masrafın karşılığını alamayan taksiciler tarafından darp ediliyor. Fırsat yakalamışken değerlendirenler mi, yoksa pek de hoş olmayan ücretlere çalışmalarına rağmen hakları yenilenler mi haklı? Yorum sizin, kim haklı, kim değil, tamamen size kalmış.
