Bir yıllık uzun bekleyiş ve sahte reklamlardan sonra Microsoft'un yeni ama başarılı olacağına inandığı Kinect sonunda çıktı. Kinect, hareket algılayıcı terimine yeni bir soluk getirdi ve oyunculuk anlayışını tamamen değiştirdi. Böyle diyordu bir çok kişi.. Bakalım, doğru muymuş?
Kinect'in genel olarak yaptığı tek şey var. Onlarca yıllık bir oyun kontrolörünü alıp, insan vücudu ile birleştirmek. Çok basit geliyor değil mi? Öyle bir zor ki. Bir kaç yere göre de bu kötü algılanıyor. Oyuncular, X360 konsollarıyla "garip" etkileşimler içinde bulunabilirmiş.
Kinect algılayıcısı, daha önce tüketicilerde hiç görmediğimiz bir şey. Piyasada bir kaç deneme oldu tabii fakat Kinect, en stabili ve en gerçeği oldu. Aksini düşünen var mı? Yok. İşin gerçeği, Kinect bir evrim değildir. Kinect, önceden çıkmış veya denenmiş hareket algılayıcı fikrinin en iyi şekilde tamamlanmış halidir. Fikir vardı, "iyi şekilde" yapan yoktu.
Microsoft, Kinect'e şunları yerleştirdi
- 640x480 çözünürlükte bir RGB VGA kamera
- Aynı çözünürlükte bir derinlik sensörü
- Aralığı ve uzaklığı kendi başına ayarlayabilen bir çoklu-düzenli mikrofon
- Bir mekanı 3 boyutlu olarak dijital ortama taşımak
- Görüntülü olarak oyuncuların ve oyunun konuşarak anlaşması, bunu gerçek hayatta da yapıyoruz.
Kinect, kuşkusuz çok göze batan bir şey. (Büyük, bayağı büyük ve odanızın tam ortasında duracak.) Ama tabii ki bu sizin nasıl kullanacağınıza bağlı. Çünkü diğer yandan Kinect, çok sağlam hazırlanmış. ağırlığını konulduğu yere veren bir boyutu ve plastikle kaplanmış bir dış tabakası vardır. Fiziksel olarak bozulabilecek veya kırılabilecek tek yeri, en iyi yerlerinden biri olan otomatik eğilim parçası.
Kinect, birbirinden farklı odaların değişik özelliklerine veya kendi konulduğu yere göre kendini düzenleyebiliyor. Böylece hemen ortama alışabiliyor. Bunu sağlayan mekanizma ne kadar sağlam da olsa, sert bir etki veya sensörü el ile ayarlamak karşısında çabucak bozulabilir.
Sensör, yeni yapılmış XBOX 360 S'nin yardımcı portuna veya normal XBOX 360 konsolunuza USB ile bağlanabiliyor.
Kinect'i hazır duruma getirmek veya ayarlamak biraz zorluk verebilir size. Ne de olsa daha önce rastlamadığımız bir şey. Ama o kadar zor bir şey değil, biraz uğraş ile kolayca kurabilirsiniz.
Oyunları rahatça ve sorunsuz oynamak için oyuncular oyunu oynadıkları ortamı geniş tutmalıdırlar. Etrafta eşya olmamalıdır. Yoksa Kinect, ortama yanlış araçlar ekler veya siz oynarken rahatsız olursunuz. Sensör ve oyuncu arasında en az 6 adımlık bir mesafe olmalıdır. Yine 6 adımlık genişlik. Oyuncu ile Kinect arasındaki her hangi bir şey kaldırılmalıdır. Kahve sehpası bile olsa, kaldırılmalıdır. Bunlara uyarsanız, Kinect'den tam performans alırsınız. Microsoft, oyunculara aydınlık veya ışıklı ortamlarda oynamalarını tavsiye ediyor. Bizim de gördüğümüz kadarıyla birazcık ışık bile büyük değişikliklere sebep oluyor.
Oyunları oynarken sensör ile arada en az 6 adım olacak demiştik ya, çoklu oynarken bu mesafe 8 adıma çıkıyor. Arkadaşınız sizden uzunsa, bu mesafe daha çok olabilir.
Kendinize göre bir ortam hazırladığınızda ve bu ortamı tamamen temizlediğinizde Kinect, otomatik olarak ayarlanmaya ve uyumlu olmaya başlar. Bu ayarlama için Kinect'in yanında verilen ayarlama kartı kullanılmalıdır. Tek yapmanız gereken kartı sensöre doğru tutmak. Bu kadar basit.
Eğer bu kart yeterli olmazsa oyuncular, X360'a yerleştirilmiş bir Kinect Tuner arayüzü ile ayarlamayı yapabiliyorlar. Kinect Tuner, oyuncuların hazırladıkları ortam veya boşluk ile ilgili sorunları en büyük derecede çözmeye çalışıyor. Eğer oda küçükse, oyuncu sensöre çok yakınsa veya ışık çok az - fazlaysa Kinect Tuner bunu belirtiyor.
Muhtemelen, Kinect için en özenle hazırlanmış özellik Kinect ID'dir. Bir diğer adıyla, yüz tarama özelliği. Bu özellik, yüzünüzü tamamı ile tarayıp profilinize gönderiyor ve kendi vücudunuz yüzünüz ile birlikte oyunda oluyor. Sistemin oyuncuyu tanıması ve otomatik olarak giriş yapması için oyuncu, bir kaç değişik işaret vermeli veya belirli bir bölgede durmalıdır.
Kinect, birebir hareket algılaması üzerine yapılmış bir şey değildir. Sistem, deneyimlenmiş oyuncular için biraz sorunlu olabilir ama Kinect'in asıl yapılma amacı daha geniş bir kitleye hizmet vermekti. Yani hiç oyunculuk deneyimi olmayan biri için bile Kinect kolaydır. Düşüncesel olarak Kinect, aileler veya arkadaş ortamları için tasarlanmış. Bir kaç sert oyun çıkacaktır tabii fakat gerçek amaç budur.
Burada söylediğim yanlış anlaşılmasın sakın. Oyun yapımcılarının her biri Kinect için oyun tasarlayabilecek ve bunu piyasaya sürebilecek.Yapılmış bir kaç oyun da var önceden. Ama hep bir sınır vardı. Sesli konferans, görüntülü konuşma. Kinect bunları bir düzey ileriye taşıyor.
Kinect'in en göz alıcı özelliklerinden birisi otururken bile tek bir el hareketinizle istediğiniz menülere girme, ayarları yapma veya söylediğiniz bir kaç kelime ile istediğiniz her şeyi yapabilmek. Tıpkı bilim kurgu filmlerindeki gibi. Yani bu hareket sensörünü kullanmak, elinizi sallamanız kadar kolay birşey.
Oturduğunuz yerden "Xbox!" demeniz, Xbox oyunlarını açar veya onları oynamanız için gereken özellikleri ayarlar. Sesli kontroller bunlardan ayrı olarak filmlerde de büyük yardımda bulunuyorlar."Oynat" veya "Durdur" demeniz bile yetiyor.
Sesli kontrollerin tek "garip" özelliği ise tek bir kullanıcıya özel olmaması. Belki güzel bir şey gibi gelebilir fakat bazı kişiler, siz oyununuzu oynarken veya filminizi izlerken bir kaç özel şey söyleyerek yaptığınız işi bozabiliyorlar.
Kinect'in bir diğer özelliği ise Microsoft'un Video Kinect olarak adlandırdığı Video Konferansı özelliğidir. Oyuncular, bu özellik sayesinde başka Kinect kullanıcıları ile Xbox Live üzerinden veya Kinect'i olmayan kullanıcılarla Windows Live üzerinden videolu konuşma yapabiliyorlar. Kinect, kamerayı sürekli sizin üzerinizde tutar ve hep size yoğunlaşır. Yani kalkıp istediğiniz yapabilirsiniz.
Kinect'in çok özel bir büyüme potansiyeli var ve gün geçtikçe yeni özelliklerle, yeni araçlarla büyümeye devam ediyor. Gelecekte, daha yüksek çözünürlüklü bir kamera veya geliştirilmiş hareket algılaması bizleri bekliyor olabilir.
Yazılım tarafında, Kinect'in desteklediği oyun türü - oynayış şekli henüz biraz sınırlı. Ama zaman geçtikçe bu sınır ortadan kalkar diye umuyoruz. Marcus Fenix'in testereli silahı ile arkadaşınızı doğrayabileceksiniz. Rahatsız edici ama eğlendirici.
Sesle kontrol özellikleri Mass Effect gibi oyunlarda oldukça işe yarayabilir. Diyalog seçeneklerine basmadan veya hiç seçenek kullanmadan kendi sözlerinizle karaktere hayat verebilirsiniz.
Kinect'in bir limiti var şu an. Ama gördüğümüz kadarı ile bu limite henüz ulaşılmamış.
Kinect'in belki de kullanıcıyı düşündüğünü kanıtladığı en büyük özelliği fiyatı. Sensörü sadece 150 dolara alabiliyorsunuz. Bu fiyat, aileler veya yalnız oyuncular için çok iyi bir fiyat. Satıcılar belki bir kaç arıza çıkarabilir ama durum böyle.
Kinect, genel olarak baktığımızda oyunculuk terimini geleceğe taşıyan bir alet olmuş. Bir kaç küçük sorunu olsa da fazla göze batmayan şeylerdir.
