Avatar
Yazar: Yalçın Tüysüzer, Editör Yazım tarihi: 30.01.2015

Yine her gün olduğu gibi başınızı yastığınızdan kaldırıyorsunuz ve dışarıya baktığınızda tüm dünya bir felakete sürüklemiş. Genel oyun teması haline gelen bu tema Vostok Games tarafından geliştirilen Survarium’da da işlenmiş. MMOFPS türündeki Survarium bir de RPG öğeleri ile süslenince ortaya gayet güzel bir oyun çıkmış. Tüm bunların yanında oyun F2P olması oyuncuları gerçekten sevindiriyor.

survarium 4

Ukraynalılar bu işi seviyor!

Ukrayna tabanlı bir firma olan GSC Game World, S.T.A.L.K.E.R. serisinin son oyunu olan S.T.A.L.K.E.R. 2’nin yapımını 2011 yılında durdurmuştu. Bazı GSC Game World çalışanlarının firmadan ayrılarak Vostok Games'i kurmaları da akıllara sürekli aynı soruyu getiriyordu. Yoksa Survarium, iptal edilen S.T.A.L.K.E.R. 2’nin değiştirilmesi ile mi meydana geliyor? Bu konuda uzun bir süre sessiz kalan yapımcılar, daha sonradan açıklama yaparak iptal edilen S.T.A.L.K.E.R. 2 oyununun konseptinin Survarium'a yansıtıldığını belirtti.

3 Farklı oyun modları ile Survarium!

Survarium karşımıza 3 farklı oyun modu ile çıkıyor. Modlardan biri olan PVE (serbest oynayış) modu; geniş haritası ile oyuncuları hayatta kalmaya zorluyor. Büyük şehirler ve alanlarda oyuncular isterse takım (Clan) olarak, isterlerse de tek başlarına hayatta kalmaya çalışacaklar. Oyunumuzun modlarından bir diğeri ise Co-op modu. Bu mod oyuncuların kendileri de dahil olmak üzere 5 veya daha az kişilik guruplar halinde yapay zekaya karşı oynadığı bir yapıya sahip. Yukarıda bahsi geçen iki mod hakkında bilgiler daha oyunculara servis edilmediği için ne yazık ki bu kadar. Henüz Beta seviyesinde olan oyunun son modu ise PVP (takım oyunu).

‘Fırtına yaklaşıyor. Bunu değiştirmek istiyorsan, Kalk ve koruyucu istasyonlardan bataryaları topla!’

Oyunculara sunulan PVP modunu biraz açmak gerekirse şöyle diyebilirim; karakterinizi oynamaya hazır hale getirdiğinizde ‘Play’ tuşuna basarak hazır olduğunuzu bildiriyorsunuz ve sistem sizi o anda diğer hazır oyuncular ile aynı bölüme yerleştiriyor ve oyuna başlıyorsunuz. PVP modu kendi içinde iki farklı kısma ayrılıyor. Bunlardan ilki iki takım oyuncularının rakip bölgelerden aldıkları kaynakları kendi bölgelerine taşıyarak yaklaşan fırtınanın yükünü hafifletilmesinin istendiği, diğeri ise klasik FPS oyunlarında bulunan takım oyuncularının birbirlerini öldürerek mücadele ettiği Team Deathmatch.

RPG öğelerini barındıran bir yapıt!

Çoğu MMO oyunlarının vazgeçilmezi olan RPG öğeleri Survarium’a da yerleştirilmiş. Mücadelemizi daha iyi ve daha güçlü kılabilmek için oyun içinde bulunan market sayesinde karakterimizi geliştirebiliyoruz. Neyse ki yapıcı firma oyuncuları burada bir dertten kurtarmış. F2P oyunların kötü alışkanlıklarından biri ola P2W özelliği -gerçek para ile ödeme yaparak karakterimiz geliştirme- bu oyuna yerleştirilmemiş. Yaptığımız mücadele ve kazandığımız maçlar sonrasında kazanacağımız oyun içi puanları ile karakterimiz geliştirerek daha da kuvvetleniyoruz. Tabi ikinci bir seçenek olarak gerçek para ile eşya satın alma özelliği bu oyunda da var fakat yapımcı ekip sizi bu yola zorlamıyor.

survarium 1

‘Silahları ne kadar güçlü de olsa bir karakterin becerileri olmadıktan sonra işe yaramaz!’

Oyunda kazandığımız veya gerçek para ile satın aldığımız oyun içi puanlar ile karakterimizi geliştirmenin yanında, oyun sırasında kazandığımız tecrübe puanları ile seviyesi yükselen karakterimizin becerilerini de geliştiriyoruz. Karakterimizin silah becerisi ve beden becerileri gibi birçok beceri bölümü var. Kazandığımız tecrübe puanlarını geliştirdiğimiz stratejiler ışığında uygulayarak daha da güçleniyoruz. Ayrıca oyuna başladığımız zaman tüm eşyalar veya beceriler açık bir şekilde sunulmuyor. Karakterimize uygulayacağımız özellikleri kullanabilmek için belli bir seviyede olmak gerekiyor. Her eşyanın veya becerinin ayrı seviyeleri var ve oyuncular bunlara ulaşmak için çaba gösterip oyunu oynaması gerekiyor. Yani ‘bas parayı öldür herkesi’ gibi bir mekanizma oyunda işlemiyor.

 Bastığımız yere bakmamız gerek!

Oyunda, diğer oyunlarda görmediğimiz dinamiklerde mevcut. Örnek vermek gerekirse; yüksekten –aslında çokta yüksek değildi- atladığınız zaman ayaklarınız zarar görüyor ve bir süre yerinizden kalkamıyorsunuz. Bu da girdiğimiz sıkı bir çatışmada bizi zor duruma sokabiliyor. Bu yüzden bastığımız yere dikkat etmeliyiz. Bunun yanında oyunda sağ altta kurşun ve şarjörümüzün durumu gösteren kısmın hemen üzerinde mevcut olan insan figürü sayesinde neremizden vurulduğumuz ve bu hasarın şiddetini görebiliyoruz. Eğer ayaklarımızdan hasar aldıysak koşma ve yürüme hızımızda gözle görülür bir düşüş de oluyor

survarium 2

Yine kurşun ve şarjör durumumuzu gösteren kısmın hemen altında bulunan bar koşabilme kabiliyetimizi gösteriyor. Bu bar bittiğinde takdir edersiniz ki koşamıyoruz ancak bar bittikten sonra kısa bir süre içinde tekrar doluyor. Tecrübe puanları ile bu özelliğimizi de geliştirebiliyoruz. Oyununa bir diğer ilgimi çeken nokta ise tuş kombinasyonundaki çeşitlik oldu. Mesela koşmak için varsayılan olarak tasarlanmış ’Shift’ tuşuna ‘Shift+X’ kombinasyonu ile kullandığımızda karakterimiz artık tuşa basmasak da koşmaya devam ediyor. Ta ki; bahsettiğimiz bar bitene kadar. Ayrıca bu tür kombinasyonlar sürekli eğilerek yürüme ve sürekli nişan alarak yürüme gibi özelliklere de işlenmiş durumda.

 Ee, Her yeri mi güzel bu oyunun?

Bu ana kadar okuduğunuz kısımlarda oyunun iyi yönlerinden bahsettim ve biraz da Survarium’un bizi üzen kısımlarına bakalım. En başta beni en zorlayan ve sinir eden kısmı rakip oyuncuların küçük haritada görünmeyişiydi. “Ee normal değil mi? Bir de düşmanları mı görecektik?” dediğinizi duyar gibiyim. Evet, haklısınız ama oyunda gerçekten rakip oyuncuları göremiyorsunuz ve birden karşınıza çıkabiliyor. Çoğu bu tür oyunlarda bildiğiniz gibi oyuncunun çıkardığı kurşun sesinden veya girilen herhangi bir etkileşimden sonra az da olsa küçük haritada rakip oyuncu belirir. Fakat Survarium bize bunu sunmamış. Bu yüzden rakip oyuncu ile girdiğiniz bir mücadelede birbirinizi öldüremediyseniz artık onu kaybedebilirsiniz.

Beni üzen bir diğer nokta ise sesler oldu. Hava şartları veya çevre etkileşimi gibi konularda beni üzmeyen oyun, silah sesleri ve oyuncuların ayak sesleri gibi yerini belirleyebileceğimiz konularda benden sınıfta kaldı diyebilirim. Aslında silah dinamiklerinin sadece sesi değil bence geri tepmesi veya keskin nişan alma gibi dinamikleri de benden sınıfta kaldı. Oyunda silahı ateş ettiğimizi neredeyse anlamayacağız. Tetiğe bastığımızda önünde oluşan ateşleme sistemi de yukarıdaki resimde göreceğiniz üzere gayet basit yapılmış durumda.

survarium 3

Bunların dışında girdiğimiz mücadeleden diyelim ki sağ çıktık ve bir yere sığındık. Ne kadar beklersek bekleyelim canımız tekrar dolmuyor. Yani oyunun başında başladığımız can seviyesini kendiliğinden yükseltemiyoruz. He bunu bazı oyuncular “Oyunda daha fazla heyecan katıyor” veya “Hayatta kalmaya zorluyor” gibi yorumlayabilir ama bence böyle değil. Eski usule alışmıştık biz niye şimdi eski köye yeni adet? Tabi yanımıza oyun içi puanlarımız veya gerçek paramız ile aldığımız ilk yardım araçları ile canımızı düzeltebiliyoruz fakat biz kendiliğinden yükselme de isterik. En azından ben!

Beni üzen bu yönleri oyunu tabi ki de çok fala olumsuz etkilemiyor. Sonuçta F2P oyun, olur o kadar. Tüm bu olumsuzluklar belki beta sürecinden sonra düzeltilebilir. Bekleyip göreceğiz.

 Özetlemek Gerekirse;

Vostok Games oyun üzerinde bir hayli çalışmış ve ortaya güzel bir oyun çıkarmış. Zamanında sadece kendi bölgelerindeki oyunculara sunulan oyun daha henüz Avrupa ülkelerine geldi. Bizler de oyunu bu sayede denemiş olduk. Çevre grafiklerinin güzelliği diğer kusurları örtmüş. Oyunu oynarken zevk aldım ve hiç beni sıkmadı diyebilirim. Bu yüzden MMOFPS türünü seven herkes bu oyunu denemeli diyerekten sözlerime son veriyorum.

Ayrıca En yeni haberler için Facebook, Twitter ve Google Haberler üzerinden Leadergamer'ı takip edebilirsiniz.