Avatar
Yazar: Alper Dalan, Editör Yazım tarihi: 15.02.2017

Gerçek dışı bir dünyanın, şirin bir uzay cücesinin hikayesi, geliştiricisi ve yayımcısı olan Amanita Design tarafından gerçekten tam bir şaheser olarak yapılmış bir oyuna konu olmuş. 24 Mart 2016 tarihinde, PC, Android ve iOS platformlarında oyuncularla buluşan Samorost 3, serinin bir önceki oyunu olan Samorost 2'nin 8 Aralık 2005'teki çıkışından sonra geçen 11 yılın ardından, serinin hayranlarının beğenisine sunulmuş. Oyunu, Steam'den satın almak istediğinizde, 35 TL gibi bir fiyat etiketi ile, Android cihazlar için Google Play Store'da 11 TL'lik fiyat etiketi ile, Apple cihazları için, Apple Store'da ise 5 sterlinlik fiyat etiketi ile karşılaşmanız mümkün.

Samorost 3

Samorost 3, nasıl bir oyun?

Oyunda, serinin önceki oyunlarında olduğu gibi olup, geleneği bozmayacak şekilde devam ederek konuşamayan bir uzay cücesini canlandırıyoruz. Konuşmasına aslında gerçekten gerek yok, sevinç hareketleri, neşesi ile oyuna can katıyor kendisi zaten. Sürekli yanından ayırmadığı sihirli flütü ile hem öylesine sesleri dinleyebiliyor, hem de onlardan melodiler çıkarıp, biz oyuncuların kulakları için büyük bir zevk yaşatabiliyor.

Samorost 3, point and click türüne bulmaca oyunu olarak karşımıza çıkıyor. Point and click ne diye sorabilirsiniz, hemen açıklayayım. Bu tarz oyunlarda, fare ile veya dokunmatik ekrana sahip platformlarda, bir yeri işaretleyerek, vereceğiniz talimatlara göre, oyununuzda bulunan karakterin hareketlerini kontrol edebiliyorsunuz. Genelde 3 boyuttan ziyade, 2 boyutlu olarak karşımıza çıkar bu tarz oyunlar. Day of the Tentacle, Grim Fandango, Sam & Max, The Longest Journey ve Leisure Suit Larry, bu türde verilebilecek en iyi örneklerden. Oyunda bulmaca mekaniği de bulunduğunu belirtmeden geçmek olmaz tabii ki ve bunu gerçekten başarılı bir şekilde işlemiş olduğunu da eklemek gerekli.

Samorost 3 2

Oyunun grafikleri ve görselliği nasıl?

Grafikler açısından, gerçekçi olduğunu belirtmek yanlış olurdu. Oyun zaten, hayal dünyası olarak nitelendirilebilecek, temasına uygun yoğunlukta karanlık ve karanlığı kadar renkli bir evrende geçiyor. Samorost 3'ün en başlarında karşılaştığımız bir bulmacada, sağa ve sola yürüttüğümüz platformun kayalara geldiği anda, duruma göre şekil almasından yola çıkarak, fizik olarak da ufak tefek güzel dokunuşların yapılmış olduğunu söylemek mümkün. Animasyonların tatlılığı, ana karakterimiz olan sihirli uzay cücesinin, oyuncuya kattığı neşe ve garip bir tatlılık hissi, Amanita Design'ın, görsel şölen açısından başarısını da ispatlar nitelikte.

Windows 7, Windows 8 veya Windows 10 işletim sistemi, 2.3 GHz çift çekirdekli işlemci, 1GB RAM bellek, Intel HD 4000, 1GB kullanılabilir alan ihtiyacı olan oyunun, gerçekçi oyun seven oyuncuların ihtiyaçlarını karşılamayacağını da belirteyim. Sadece Android 4.1 sürümü gibi bir gereksinimi olan Samorost 3 için, mobil Android platformların, bu sürüm veya üstüne sahip olan her mobil cihazda rahatlıkla oynanabileceğini de buraya ekleyebilirim.

Samorost 3 3

Samorost 3, seslendirme ve müzikler açısından nasıl?

Beni, bu oyunda en çok etkileyen kısım, müzikleri oldu. Hatta, tabiri caizse eğer, ben oyunun seslendirme ve müziklerine ciddi anlamda aşık oldum. Oyunun genelinde, sesler sanki ağızlardan çıkarılmış gibi. Bazen, istemsiz bir şekilde, kendimi de bu seslere eşlik ederken yakaladığım oldu, Samorost 3'ü oynadığım esnada. Sihirli flüt ile dinlediğiniz hışırtı, uğultu ve benzeri sesler, sanki bir kişinin, oyunda bulunan o nesnenin veya canlının yerine geçerek, o bulunduğu içeriği yaşarcasına sesler çıkardığını hissettiriyor.

Hemen ardından ise, tatlı beyaz pijamaları ve kocaman şirin bir hayal dünyası ile gönüllere taht kurabilen minik uzay cücesi, kulağından ağzına yerleştirdiği sihirli flütü ile, duyduğu sesleri bir melodiye çeviriyor. Melodiye çevirilen sesler, oyuncuda, o evrene girip, o minik uzay cücesinin ağzını, burnunu çekiştirme isteği uyandırıyor. Müziklerden de bahsetmeden geçmek olmaz tabii. Oyunda, özellikle bir şeyler başardığınızda çalan müzikler, insanı içten içe sevindirmeyi başarıyor. Öğrendiğiniz melodiler ise, menünün bir köşesinde kalıyor öylece. İstediğiniz zaman seçip dinleyebiliyorsunuz. Bulunduğunuz haritada çalan müzikler ise, gerçek anlamda, o gerçek dışı evrenin, büyüsünü, gizemini, güzelliğini iliklerinize kadar hissetmenize yardımcı oluyor. Bu minik beyaz pijamalı uzay cücesinin eşlik ettiğimiz macerası boyunca, kulaklarımıza sesli şölen olarak sunulan seslendirme ve müziklerin, oyun boyunca, oyuncularını istemsiz bir tebessüme ittiğini de bu konuda son olarak söyleyeyim.

Samorost 3 1

Bu oyunun odaklandığı bulmacalar hakkında ne söyleyebilirsiniz?

Samorost 3'ün kilit noktası, oyun boyunca karşımıza çıkan bulmacaları. Her an, her yerde, gerekli ve gereksiz, eğlenceli ama bazen yorucu ve sıkıcı olarak oyuncuların karşısına çıkan bulmacalardan biraz bahsedeyim. İlk önce, normal şartlarda gerçekten zor olduklarını belirtmek gerek. Eğer, oyun mekaniklerine yardımcı olabilmesi için eklenmiş olan, her seferinde farklı iki adet bulmaca ile karşımıza çıkan kilitli bir kitap olmasaydı, oyunun bulmacalarını çözmek neredeyse imkansız bir hal alacaktı. Oyunda konuşmalardan ziyade görsellik bulunduğu için, yol gösteren çok da bir şeye rastlamak mümkün olmuyor. Eğer yardımcı olan kitabı kullanmayacaksanız, beyninizin sınırlarını zorlamanız gerekiyor. Samorost 3'te bulunan bulmacalar, oyuncusunda gerçekten sağlam bir sesli ve görsel hafızaya ihtiyaç duyuyor. Çıkan sesleri taklit etmeniz, bulunan görsellerden mantıklı çıkarımlar yapmanız, bazı durumlarda o görselleri aklınızda tutmanız gibi zihinsel pratik yapmayı sağlayan bulmacalar, oyuna can katıyor.

Gelelim bu bahsini ettiğim 2 adet her seferinde değişen bulmacadan kilidi bulunan kitaba. Oyunun her bölgesinde, kitabı her başarı ile açtığınızda, 2 sayfadan oluşan farklı bir çözüm bizleri bekliyor. Her gezegenin her ayrı bölgesinde bulunan bulmacalar konusunda bazen cevabı, bazen ipucunu gösteren kitap, ilerledikçe, o bölgede bulunan her bulmaca hakkında tam bir bilgi vermemeye başlıyor. Bu, oyun açısından gerçekten güzel düşünülmüş bir mekanik. Yalnız, bu kitabı açmak için çözdüğümüz bulmaca, bir yerden sonra artık can sıkıcı bir hal almaya ve itici gelmeye başlıyor. Bu itici ve can sıkıcı durum, sadece ipucu veren kitapta değil, aynı zamanda, bulmacaları çözerken yapılan bazı hatalardan dolayı, en başından başlamak, haritanın diğer sonundaki haritaya gidip tekrar gelmek gibi uğraştırıcı ve yorucu bulmacalarda da bulunuyor. Defalarca, kendimi derin derin of çekerken yakaladım, en ufak bir hata yaptığımda ve en baştan almak zorunda kaldığımda. Sırf oyunda bulunan güzel ve tatlı seslendirmeler, müzikler ve özellikle beyaz pijamalı minik uzay cücesinin sunduğu görsel şölenin hatırı için oynamaya devam ettim.

Samorost 3 4

Oyun hakkındaki genel düşünceniz neler?

Bana sorarsanız, Samorost 3, türünü gerçekten başarılı bir şekilde oyuncularına tecrübe ettirmeyi başaran bir yapım. Ana karakterimizin şirinliği, zorlu bulmacalar, görsellik açısından gerçekten büyüleyici bir niteliğe sahip o hayal dünyasının sınırlarını zorlayan gerçeküstü evren, insanda daha fazlasını görmek için büyük bir heves uyandırıyor. Özellikle seslendirme ve müzikler açısından başarılı olduğuna da değinmeden geçmemek gerek. Oyunun rüyalardaki güzelliği aratmayan evrenini buram buram hissettiren oyun içi müziklerden dolayı, geliştirici ekibin ellerinden öpmek istiyorum.

PC ve mobil platformlarda tecrübe edilmeyi bekleyen Samorost 3'ün fiyat etiketleri ise, sunduğu tecrübelere göre kesinlikle çok uygun. Eğer Steam üzerinden 35 TL'lik fiyat etiketini gözünüz kesmiyorsa, bir indirimi beklemenizi, ya da gidebileceğiniz her yerde, istediğiniz her an çıkarıp oynayabilme imkanı sunan mobil platformlardaki 11 TL'lik fiyat etiketini gözden çıkarmanızı tavsiye ederim. Samorost 3, kesinlikle her oyuncu tarafından en az 1 kere deneyimlenilmesi gereken bir yapım olmuş. Kesinlikle hiçbir oyuncusunu pişman etmeyecektir. Tam bir sanat eseri olan Amanita Design yapımı Samorost 3, ortalama 8 saat civarı olarak sunduğu sevimlilik ötesi tecrübeyi, özellikle bulmaca ve point and click içeren oyunların hayranları tarafından kat'iyen kaçırılmaması gereken bir yapım. Umarım, Machinarium ve Botanicula gibi isimlerin de geliştiricisi olan ekip, bir sonraki şaheser için 11 yıl aralık vermez.

[inceleme]

Ayrıca En yeni haberler için Facebook, Twitter ve Google Haberler üzerinden Leadergamer'ı takip edebilirsiniz.