Might and Delight'ın yapım ve yayıncılığını üstlendiği Paws: A Shelter 2 Game, Shelter 2 dünyasında geçen hikaye üzerine yoğunlaşmış bir macera ve platform oyunu. Hikaye diyorum çünkü ilk iki Shelter oyununda her ne kadar hikayenizi açık dünyada siz oluşturuyor olsanız da bu oyunda aynı durum mevcut değil. Büyük oranda bir aile hikayesi Paws: A Shelter 2 Game ve ayrıca bir dostluk hikayesi... Hal böyle olunca olay örgüsü de tamamen çizgisel ilerliyor ancak içerisinde bir-iki ufak sürpriz bulunuyor.
Mutlu bir aile tablosu
Oyunda Shelter 2'den de hatırlayacağımız kedigillerden bir vaşağı canlandırıyoruz. Ancak bu sefer işler biraz tersine dönüyor çünkü bir anne vaşağı değil yavrusunu yönetiyoruz. Oyun başlarında annemiz sayesinde beslenmeyi, avlanmayı öğreniyoruz. Kontroller bize hikayeye yedirilmiş bir biçimde aktarılıyor ancak ilk açılışta ne yapacağımız konusunda bize çok fazla bir bildirim yapılmadığı için başıboş dolaşıyoruz. Bu esnada diğer yavrularla ilişkimiz hoş bir durum yaratıyor. Diğer yavrular çevrede koşturup duruyor, kelebeklere saldırıyor, bizi itip kaçıyorlar. Tüm bunlar bir aileye ait olduğumuz hissini ve atmosferini yaratmakta fazlasıyla yeterli. Biz de kendimizi onlara ayak uydurmuş buluyoruz ve annemizin yanında günlerimizi geçiriyoruz.
Avlanan kardeşler bu halde bile sevimli!
Paws'ın hikayesinden detaylı bir şekilde değil de kabaca bahsetmek gerekiyor çünkü oynanış süresi ne yazık ki çok kısa. Shelter 1 ve Shelter 2'nin tekrar oynanabilirliğini düşündüğümüzde oyuna her başladığımızda bu sefer kaç yavruyu kurtarabileceğimizi planlıyorduk. Bu ilk iki oyunun açık dünya olması vasıtasıyla oyun süremizi biz belirleyebiliyor, istediğimiz şekilde oynayabiliyorduk. Paws: A Shelter 2 Game söz konusu olduğunda ise bu durum ne kadar hızlı oynadığımızla alakalı. Oyunda yine geniş alanlar bulmak mümkün. Çevreyi isteğimize bağlı keşfedebilir ve toplanabilir eşyaları bulmaya çalışabiliriz. Toplanabilirler dışında ayrıca bir de anılar bulunmakta. Bu anılar yine toplanabilir eşyalar gibi bulunuyor ve anı defterini oluşturmaya çalışıyoruz. Bu anı defterinde karşılaştığımız durumlarla ilgili resimler bulunuyor. Hikayeye herhangi bir etkisi yok tabi ki ancak oyunda gizli saklı ekstra bir takım durumlara şahitlik edebiliriz. Gelelim oyun süresine... Eğer yukarıda bahsetmiş olduğum başarım ve koleksiyon sevginiz ağır basmıyor ise, oyunu 1 saat gibi kısa bir süre içinde bitirebiliyorsunuz. Bu süre Shelter hayranlarını bile sıkıntıya sokabilecek bir durum. Kaldı ki oyun için istenilen ücret, oynanışın sunduğu içerikle pek örtüşmüyor denilebilir. Fakat farklı bir açıdan baktığımızda hikayenin size sunduğu ve oyun sonunda hissettirdiği, oynanış süresinden daha ağır basabiliyor. Kısacası Paws: A Shelter 2 Game'in bir deneyim olduğunu göz önüne alırsak bu durum oyuncuyu biraz daha rahatlatabilir. Gelgelelim hikayeden bahsedecek olursak, oyun deneyimini baltalamamak adına kısa bir açıklama yapabiliriz. Bir yavru olarak annemiz ve kardeşlerimizden ayrı düşüyoruz. Bundan sonra ise ailemizin izlerini takip edip onlara kavuşmaya çalışıyoruz. Bu süreçte bir de ayı yavrusuna rastlıyoruz ve kendisi bizim yoldaşımız oluyor. Yolundan ayrı düşmüş iki yavru olarak maceramıza devam ediyoruz.
Takipteyiz!
Kontroller konusunda oyunun herhangi bir karmaşıklığı bulunmuyor. Depar atabiliyor, gizlice sürünebiliyor üstüne miyavlayabiliyoruz. Meyveleri, çevrede gördüğümüz yumurtaları alabiliyor ve küçük hayvanları avlayabiliyoruz. Ayrıca bir de hislerimizin arttığı bir özellik bulunmakta. Aktive ettiğimizde etraftaki ayak izlerini, yiyecekleri, yoldaşımızı ve düşmanları görebiliyoruz. Oyunun çizgisel ilerlediğini düşünürsek bu özelliğin çok önemli olduğunu söylemek zor. Çünkü gidebildiğimiz çok fazla bir yol yok. Toplanabilir eşyaların da ulaşımı gizli patikalardan geçtiği için bizim ilk bakışta gördüğümüz genelde oyun hikayesine yönelik yollar oluyor. Karakter kontrolü konusunda ufak bir kusurdan bahsetmek istiyorum. Depar atarken kontrolü daha rahat ve akıcı gözüken animasyon kalitesi yürürken ise aynı şekilde göze hitap etmiyor. Hareket animasyonları oyunun grafik motoru dolayısıyla biraz hantal duruyor. Paws: A Shelter 2 Game'in Might and Delight'ın Shelter serisinde 3. oyunu olduğunu göz önünde bulundurursak motoru geliştirmek adına çok fazla bir çaba harcamadıklarını söyleyebilirim. Ayrıca kimi zaman kayalar ve objeler, yanlarına çok yaklaştığımızda görüş alanımızdan kayboluyorlar. Yönümüzü bulma konusunda ise sıkıntı yaşayabiliyoruz çünkü yol gibi gözüken bir alana yöneldiğimizde boşluğa takılıyor, geri döndüğümüzde de önümüzde koca bir kayanın olduğunu görüp şaşırabiliyoruz. Bunun yanı sıra oyunda bir de ufak çapta platform öğeleri bulunmakta. Oynanışı çok fazla etkilemese de zıplayıp yükseklere ulaşmak, ağaç dallarından yürümek kimi zaman zorlaşabiliyor. Ancak genel olarak iyi bir iş çıkarılmış. Oyunun bir kısmında yoldaşımız olan ayı yavrusu ile etkileşimlerimiz de bulunuyor. Üstüne çıkıp yüksek mekanlara ulaşabiliyor ve yolumuzdaki dal ve budakları temizletebiliyoruz.
Adeta bir tablo gibi gözüküyor!
İlk iki oyundaki gibi hayatta kalma elementlerinin bu oyunda sadece hikaye odaklı olduğunu söylemek gerek. Herhangi bir şey yemesek de oyunda hayatta kalabiliyor, düşmanlardan darbe yediğimizde herhangi kötü bir sonuçla karşılaşmıyoruz. Tek yapmamız gereken eğer bir durum için yiyecek bulmamız gerektiği söylenirse yiyecek bulmak. Bu durum da zaten bir kaç kez gerçekleşiyor. Onun haricinde oyuna herhangi bir etkisi yok.
Grafik seçimi olarak Shelter serisi kendine güzel bir yer edinmiş durumda. Aynı sanat dizaynını Paws: A Shelter 2 Game'da da görebiliyoruz. Çizimler sanki birer resim gibi duruyor. Her karesi göze çekici gözüküyor. Ancak ufak bir çekiştirme yapmam gerekirse, bazı doku detaylarının, yakınlaşıldığında çok düşük kalitede gözüktüğünü söyleyebilirim. Fakat bu tabi ki sadece bir değerlendirme. Oyuna herhangi bir eksisi yok çünkü grafikler, oyunun temasıyla genel manada çok iyi uyuşuyor. Oyundaki müzikleri yine serideki diğer oyunlardan da tanıdığımız İsviçre asıllı Retro Family yapıyor. Bu gitar, bas ve piyanodan oluşan müzikler atmosferi tam anlamıyla yakalıyor. Kimi zaman ise oyun müzikten arınıyor ve yalnızlık hislerimiz kabarıyor. Bu dengeyi çok iyi yakaladıklarını rahatlıkla söyleyebilirim.
Yoldaşımızla farklı bir ulaşım yolu deneyebiliyoruz.
Oyunun optimizasyon konusunda herhangi bir sıkıntısı bulunmuyor. Grafiksel anlamda çok yüksek bir sistem gereksinimi olmadığından oyun yüksek detaylarda akıcı bir şekilde saniyede 60 kare hızında oynanabiliyor. Klavye ile oynanabilen oyun ayrıca kontrolcüyü de destekliyor. Platform oyunlarında kontrolcünün daha fazla tercih edileceği söz konusu olsa bile klavye ile de çok fazla bir sıkıntı çıkarmıyor. Yalnızca kamera kontrollerinin kimi zaman ağır kaldığını söylemek mümkün. Ayrıca oyun ayarlarında fare bakışının tersine çevrilmiş olmadığı belirtilse de oyuna ilk başlanıldığında fare yukarı ittirildiğinde karakter aşağıya bakıyor, sağa dönülmek istenildiğinde ise sola dönüyor. Neyse ki bunu ayarlardan düzeltmek mümkün.
Nasıl da huzur dolu
Son söz olarak, Paws: A Shelter 2 Game oynanış süresi bakımından çok kısa ancak öz bir şekilde bir hikaye anlatan ve sonucunda hislerimizi tırmalayan bir oyun. Eğer zengin bir oynanış düşünüyorsanız beklentilerinizi Paws: A Shelter 2 Game'de bulacağınızı söylemek zor ancak bir hikaye olarak dokunaklı bir oyun. 2 adet sonu bulunduğunu düşünürsek, ikinci oynayışta hem eksik kalan eşyalar toplanabilir hem de farklı sona ulaşmaya çalışılabilir. Bu sayede oyun süresi 2 ile 3 saat arasında artabilir.
[inceleme]
