Şu ana kadar gelen sızıntılar ve analizlerle birlikte Nintendo Switch 2’nin isimlendirilmesi hakkında pek çok söylenti dolaştı. Ancak, 14 milyon gibi düşük bir satış rakamına ulaşan ve pazarlama açısından büyük bir karmaşa yaratan Wii U’nun ardından, Nintendo’nun daha net bir isimlendirme politikası izlemesi kaçınılmazdı.
Wii U, birçok kullanıcı tarafından Nunchuck, Balance Board ve diğer Wii aksesuarlarından biri sanılmış, hatta tam teşekküllü bir yeni konsol olduğunu fark etmeyen oyuncular olmuştu. Oysa "Wii 2" gibi daha net bir isimlendirme, bu kafa karışıklığını önleyebilirdi. Görünen o ki Nintendo, bu deneyimden önemli dersler çıkardı. Ancak bazı hayranlar, Nintendo Switch 2’nin yaratıcı olmaktan uzak ve fazla güvenli bir isim tercihi olduğunu düşünüyor.
Sony’nin eski PlayStation patronu Shawn Layden ise Nintendo’nun kararını destekleyenler arasında. Kiwi Talkz’a verdiği röportajda (Nintendo Life aracılığıyla), “Nintendo, Switch markasıyla çok büyük bir değer oluşturdu. Neden bunu riske atsınlar?” diyerek isim değişikliğinin gereksiz olacağını savundu. Layden, Nintendo’nun oyun dünyasındaki konumuna da değinerek, “Herkes Nintendo’ya saygı duyuyor. Onlar sadece bir rakip değil, hepimizin sevdiği bu sektörü yaratmada büyük rol oynadılar. Doğru ekiple, doğru stratejiyle ilerlemeye devam edeceklerdir.” dedi.
Nintendo Switch 2 doğru bir isim mi?
Nintendo’nun Switch markasını koruması aslında Sony’nin uzun yıllardır sürdürdüğü bir stratejinin yansıması. PlayStation 2 ile başlayan ve PlayStation 5’e kadar süren bu net isimlendirme politikası, oyuncular için herhangi bir kafa karışıklığı yaratmadan her yeni nesilde kolayca benimsenmesini sağladı. Yeni konsolu doğrudan öncekinin halefi olarak sunarak, PS2, PS3 ve PS4 gibi serilerde olduğu gibi nesiller arasında net bir ayrım oluşturdu.
Buna karşılık, Nintendo geçmişte farklı isimlendirme yaklaşımlarını denedi. Game Boy’un devamı Color ve Advance isimleriyle gelirken, DS serisi DSi ve 3DS ile devam etti. Ancak, Wii U örneğinde olduğu gibi bazen bu isimlendirmeler kafa karıştırıcı olabiliyor. Öte yandan Xbox tarafında da isimlendirme politikası hep tartışmalı oldu. İlk olarak Xbox adıyla çıkan konsolu, Xbox 360 takip etti, ardından Xbox One geldi. Sonrasında One X ve One S gibi varyantlar eklenirken, Series X ve Series S ile iş daha da karmaşık hale geldi.
Nintendo, Switch 2 için farklı bir yaklaşım da benimseyebilirdi. Örneğin, “Super Nintendo Switch” gibi nostaljik bir isim seçerek geçmişine saygı duruşunda bulunabilirdi. Ancak bu, Switch OLED veya Lite gibi sadece bir ara model olduğu izlenimini verebilirdi. Daha radikal bir isim tercihi de mümkündü, tıpkı Xbox 360 gibi seriye yeni bir yön kazandıracak bir isim seçmek gibi. Fakat Wii U’da bu risk alınmış ve sonuç hüsran olmuştu.
Tüm bu faktörler göz önünde bulundurulduğunda, Switch 2’nin en mantıklı ve güvenli tercih olduğu açık. Nintendo, geçmiş hatalarından ders alarak, oluşturduğu güçlü marka değerini koruma yoluna gidiyor.