Polonya temelli bir oyun geliştirme stüdyosu olan CD Projekt RED, 2002 senesi içerisinde ilk adımlarını oyun dünyasına doğru attı. Andrzej Sapkowski'nin kitap serisinden yola çıkarak The Witcher isimli efsanevi bir serinin ilk temellerini de aynı sene içerisinde atan CD Projekt RED, oyun dünyasında DRM sistemine karşı düşmanlığı ile biliniyor. Ayrıca Türkiye'de de oldukça sevilen bir oyun geliştirme stüdyosu olan CD Projekt RED, Türkiye'yi de bizim onları sevdiğimiz kadar sevmektedir. Neyse, sanıyorum ki girişi oldukça fazla uzattık. CD Projekt RED'in Mayıs ayında çıkartacağı The Witcher 3: Wild Hunt'ı oynamak için sebepler mi arıyorsunuz? Bu haberimizde sizler için tüm sebepleri listeliyoruz!
1- Tamamen Açık Bir Dünya
The Elder Scrolls serisi, Fallout serisi, Grand Theft Auto serisi gibi birçok popüler seri açık dünya oyun yapısına sahip. Bu seriler arasında The Witcher da bulunuyor tabii ki. Fakat The Witcher 3: Wild Hunt'ta bu açık dünya kavramı hiç olmadığı kadar gerçekçi olacak ve bu güne kadar görmediğimiz hiç görmediğimiz kadar bir açık dünya göreceğiz. CD Projekt RED söyler de, yalan olur mu?
