Bu yazımızda sizlere Mike Mariana isimli bir oyuncudan bahsedeceğiz. Mike Mariana, Destiny oyununu, beta sürecinden beri aralıksız bir şekilde oynamakta. Bu oyuncu, oyun çıktıktan kısa bir süre sonra kolon kanseri hastalığına yakalanıyor. Hastalığa yakalanmadan bir süre önce de Elliot ve Tim isimli iki oyuncu ile tanışıyor Mike. Bu üç oyuncu da, aynı Destiny klanı içerisinde bulunuyor. Hatta klanda çok büyük bir arkadaş grupları oluyor fakat haftalar, aylar geçtikçe birçok oyuncu farklı oyunlara dağılıyor. Mike, oyunda tek kalıyor fakat Elliot ve Tim ile hiçbir zaman iletişimini kesmiyor. Tim, bir süre boyunca Mike'dan haber alamıyor ve kendisine ulaşmaya çalışıyor. Birazdan bahsedeceğimiz üzücü, aynı zamanda da insanlığa karşı umut kazanmamızı sağlayan hikaye de tam o noktada başlıyor.
Tim, kolon kanseri olan Mike'a ulaştığında, Mike'ın hasta olduğunu öğreniyor. Mike, hastalığı yüzünden sadece Destiny oynayabiliyor çünkü piyasadaki diğer birçok oyun, bu değerli oyuncunun hastalığını etkiliyor. Fakat Destiny, hiçbir zarar vermiyor. Bunu öğrenen Tim ise, oyunu tekrar indirmeye karar veriyor ve Mike ile tekrar oynamaya başlıyorlar. 2 çocuk babası, ilgili ve kibar bir insan olarak, arkadaşları tarafından tarif edilen Mike, hastalığı hakkında hiçbir zaman rahatsızlık duymamış, şikayet etmemiş, durumunu soran insanlara da ne zaman olursa olsun, durumu hakkında bilgileri vermiş.
Şimdi dilerseniz ana konumuza yavaş yavaş geçelim. Mike, bayağı sıkı bir Destiny oyuncusu idi. Kendisinin neredeyse 3000 saatlik oynama saati, 3 farklı karakter sınıfında da bol bol deneyimini bulunmakta. Fakat bu güzel oyuncu, hiçbir zaman oyundaki gizli mekanlardan biri olan The Lighthouse'u kendi gözleri ile görememişti. Bilmeyenler için söyleyelim; The Lighthouse, bir Destiny etkiliğinde hiç yenilmeden, takım olarak 9 galibiyet aldığınız zaman görebildiğiniz, gidebildiğiniz bir mekan. Yani bayağı bir yetenekli ve şanslı olmanız gerekiyor buraya gidebilmek için. Fakat bir problem vardı, Mike'ın sağlık durumu yavaş yavaş kötüye gidiyordu ve oyunu oynaması gittikçe zorlaşıyordu. Yani bu değerli oyuncunun, oyundaki en büyük hayali yalan olmak üzereydi ki, arkadaşları Elliot ve Tim devreye girdi.
Tim'in anlattığına göre bu 3 oyuncu, birçok kez denemiş bahsedilen 9 galibiyet görevini tamamlamayı fakat başaramamışlar. Durum böyle olunca da, dışarıdan yardım almak istemişler. Akıllarına Twitch yayıncıları gelmiş. Elliot, bir Twitch yayıncısı olan DrLupo olarak bilinen, Benjiman Lupo'ya ulaştı ve durumu anlattı. Benjiman Lupo ise olumlu bir cevapla, Mike'a bu iyiliği yapmayı kabul etti. Benjiman Lupo, Mike ile iletişime geçti ve birlikte bir canlı yayın düzenlediler. Bu canlı yayın sırasında Mike, ilk defa hayali olan mekana gitti ve orayı kendi gözleri ile gördü. Benjiman Lupo, bu iyiliği yapabilmek için 24 saatlik bir hayır canlı yayını gerçekleştirdi ve bu yayın sırasında topladığı tüm bağışları Make A Wish Foundation cephesine götürdü. Dilerseniz bu canlı yayının görüntülerine hemen aşağıdan göz atabilirsiniz.
Tim'in söylediğine göre Mike hiçbir zaman kanseri büyük bir engel olarak görmedi hayatında. Mike, bu hastalığı da atlatıp, günlük, normal hayatına dönmeyi, işine dönmeyi düşünüyordu fakat bir hafta sonra ne yazık ki Mike hayatını kaybetti. Bu bahsettiğimiz canlı yayın da Ocak 2017 tarihinde gerçekleşmişti. Mike'ın vefatı ardından biraz önce bahsettiğimiz Twitch yayıncısı, Mike'ın ailesi ile iletişime geçti ve aileye 7500 dolarlık bir bağışta bulundu. Bu bağış tabii ki sadece Twitch yayıncısından gelmedi, tüm Destiny topluluğundan geldi.
Destiny her ne kadar ortalama bir oyun da olsa, işin arkasında biraz paragöz diyebileceğiniz bir Activision da bulunsa, bu oyunun topluluğu gerçekten inanılmaz. Destiny çıkışını yaptığından beri, bu oyunun topluluğu ile alakalı sürekli olumlu haberler gördük, bazılarını aktardık. Bu haberi sizlere aktarırken de gerçekten Destiny topluluğu ile gurur duyduk, insanlığın henüz ölmediğini gördük. Bizler buradan, Mike'a rahat ve huzurlu bir dinlenme, ailesine sabır diliyoruz ve bu koca yürekli, iyilik sever Destiny topluluğuna da sonsuz teşekkürlerimizi sunuyoruz.
