Avatar
Yazar: Kaan GEZER, Editör Yazım tarihi: 17.10.2017

Yarış oyunları genelde birçok oyuncu tarafından tercih edilen bir türdür. Hatta bazı oyuncuların ilk oyunları direkt olarak yarış oyunları olur. Çünkü bu tip oyunlar genelde çok geniş bir kitleye hitap eder. Yani, sokak yarışlarından tutun da klasik araba sürme oyunlarına kadar birçok tip bulunuyor bu türün altında. Kim istemez ki arabalı bir oyunu oynamayı? İşte bu sorunun cevabını Gran Turismo SPORT oynadıktan sonra gayet net bir şekilde verebileceğinize inanıyorum. Gran Turismo SPORT oynadıktan sonra ya yarış simülasyonu tipinden nefret edeceksiniz, ya da bayılacaksınız.

Gran Turismo SPORT

Gran Turismo SPORT nedir?

Gran Turismo SPORT, PlayStation ve doğal olarak Sony markasının en temel oyunlarından bir tanesidir. Need for Speed gibi sokak yarışı tipinde, arcade havalı oyunlar gibi değildir Gran Turismo serisi. Pist yarışlarını ele alır, sağlam bir simülasyona sahiptir. Bu serinin en büyük rakibi ise tabii ki Forza Motorsport serisidir. Forza Motorsport serisi de Xbox ve Microsoft markasına ait tabii ki. Tabii bu inceleme yazımızın konusu yeni çıkan Forza Motorsport 7 değil, Gran Turismo SPORT. Bu yüzden öncelikle oyunumuzun içeriğinden bahsetmek istiyoruz.

Gran Turismo SPORT öncelikle karşımıza pek alışık olmadığımız, biraz karmaşık fakat hızlıca alışabileceğiniz bir menü ile çıkıyor. Bu menüde öncelikle oyun modlarını görüyoruz. Oyun modlarının ilki, tek oyuncu temelli olan arcade. Arcade modu içerisinde öncelikle tekli yarış modu var ve bu modda oyunda bulunan tüm pistleri 3 farklı zorluk seviyesinde ziyaret ediyoruz. Hepsinde birinci olarak deneyim ve para kazanmaya çalışıyoruz. Bu sırada da yepyeni arabalar deneyimliyoruz. Eğer tekli yarış sizi sıktıysa, kendinizi denemek için zamana karşı yarış ve drift denemesi de oyunda bulunuyor fakat bu iki mod içerisinde pek bir ilerleme hissi yok. En azından tekli yarış modunda, "Benim amacım tüm pistlerde, 3 zorluk seviyesinde de 1. olmak." diyebiliyorsunuz.

Tekli yarış, zamana karşı yarış ve drift denemesi haricinde, kendi özel yarışlarınızı da düzenleyebiliyorsunuz. Bu özel yarışlarda pek bir benzersizlik yok. Tekli yarış modundaki pistler ve araçlar ile aynı yarışları yapıyorsunuz fakat tek farklılığı kuralları sizin değiştirebiliyor olmanız. Özel yarış ardından da benim favori moduma geliyoruz, 2 oyunculu bölünmüş ekran yarışı. Evet, yerel eşli oyuncu modu bu oyunda var. Kardeşiniz, kuzeniniz veya sizi ziyarete gelen arkadaşınız ile yan yana oturup oyunu aynı anda oynayabiliyorsunuz. Son olarak bir de VR turu bulunuyor. Gran Turismo SPORT içerisinde VR desteği var ve bu tur ile oyunun VR desteği hakkında daha net bilgilere sahip oluyorsunuz.

Gran Turismo SPORT

Senaryo modu mu?

Gran Turismo SPORT içerisindeki Arcade modundan sonra karşımıza Senaryo modu isimli bir başka içerik çıkıyor. Bu mod içerisinde 3 küçük mod var: Sürüş Okulu, Pist Deneyimi ve Görev Mücadelesi. Sürüş Okulu modu adından da anlayabileceğiniz gibi bizlere oyunun mekaniklerini öğretiyor. Pist Deneyimi modu ise oyundaki tüm yarış pistlerinin taktiklerini önümüze sunuyor, bizlere öğretiyor. Son olarak, Görev Mücadelesi ise bizlere farklı koşullarda, farklı araçlar ile görevler veriyor. En hızlı veya en gerekli şekilde bu görevleri bitirmeye çalışıyoruz. Evet, efendim. Oyunumuzun tekli oyuncu içeriği bu kadar.

Öncelikle genel olarak Arcade moduna dokunmak istiyorum. Eğer tek başınıza, sakin bir gün geçirmek istiyorsanız bu modu deneyebilirsiniz. Özellikle tekli yarış modundaki amaç hissi, sizi bir süre boyunca kendisine bağlayacaktır fakat genel olarak şöyle bir baktığımız zaman Arcade modunu oynamak için sebep göremiyoruz. Yani, Arcade modunu oynayarak sadece para, mil, kilometre ve deneyim kazanıyoruz. Bunlarla da araba veya özelleştirme ögeleri alınıyor. Açıkçası bu durum beni kendine pek bağlayamadı. Niye araba almalıyım mesela? Arcade modunda da, Senaryo modunda da sürekli olarak farklı arabalar kullanabiliyoruz. Tüm bunlara rağmen, Arcade modu içerisindeki yerel eşli oyuncu moduna laf ettirmem. Bunu yapan oyun sayısı oldukça az, taktir etmek lazım.

Şimdi gelelim sözde Senaryo moduna. Öncelikle, oyunda herhangi bir senaryo yok. O bölümün adı neden Senaryo, henüz anlayamadım. Yani, Senaryo modunun temel amacı sadece oyunu öğretmek. Öğrenim haricindeki tüm yarışlar Arcade üzerinde. Her neyse, Gran Turismo SPORT içerisinde bir senaryo modu olmaması benim için en büyük eksi. Çünkü oyunda senaryo modunun olmaması, herhangi bir ilerlemenin, gelişmenin de olmadığını gösteriyor şu an bana. Oyunda o kadar yarış yapıyoruz, ne için yaptığımız belli değil. Herhangi bir amacımız yok. Buna rağmen, Senaryo modu altındaki Sürüş Okulu ve Görev Mücadelesi modlarını beğendim. Öncelikle, Sürüş Okulu ciddi anlamda oyunu öğretebiliyor. Görev Mücadelesi ise klasik yarışlardan biraz daha farklı olduğu için eğlendiriyor beni. Pist Deneyimi ise bana pek bir şey hissettirmedi, tüm pistleri adım adım bilmek pek hoşlandığım bir şey değil. O kadar da "hardcore" bir simülasyon oyuncusu değilim.

Gran Turismo SPORT

Yok yok, çevrim içi bir mod.

Eğer tek başınıza bu oyunu oynamaktan sıkıldıysanız, Spor moduna girip, gerçek oyuncular ile profesyonel bir şekilde yarışabiliyorsunuz. Öncelikle bu moda adım atabilmeniz için kuralları öğrenmeniz gerekiyor. Bunun için de oyun sizlere birkaç video izlettiriyor ve adil bir şekilde yarışın, kimsenin deneyimini mahvetmeyin diyor. Fakat bu çevrim içi modu ne yazık ki detaylı olarak deneyimleyemedik. Şu an oyunda erken erişime sahip olduğumuz için doğru düzgün bir yarış yapamadık çevrim içi olarak. Zaten erken erişime sahip olduğumu zamanın yarısında oyunun sunucusu bakımdaydı, hiçbir şey yapamadık.

Oyundaki tüm yarış modları bu kadarı ile sınırlı. Bana soracak olursanız, bu durum Gran Turismo SPORT oyununun en kötü yani. Mesela hemen Forza Motorsport serisine göz atalım, serinin eski oyunları aynı Gran Turismo SPORT gibiydi. Herhangi bir ilerleme yoktu, amaç yoktu, senaryo yoktu. Fakat Forza Motorsport 7 ile doğru düzgün bir ilerleme sistemi eklendi oyuna ve biz o oyunu incelediğimiz zaman gerçekten oyunu sürekli oynamak, bir şeyler başarmak istiyorduk. Çünkü oyunda bir şeyler başarmak mümkündü. Gran Turismo SPORT içinse, oyunun tüm menülerine bakıp, hepsinde 3-5 yarış yapıp, oyunu oynamak beni sıktı. Çünkü yaptığımız her şey boşa gidiyor. Amacımız yok.

Diyelim ki sizlerin bir amaca ihtiyacı yok. Para kazanıp, yeni arabalar almak istiyorsunuz. O zaman size güzel bir haberimiz var, oyunun araba alma sistemi gayet hoş. Öncelikle hangi markadan araba almak istediğinizi seçiyorsunuz ve karşınıza o markanın müzesine kadar birçok detay geliyor. Ayrıca satın alacağınız aracın da her detayını rahatlıkla görebiliyorsunuz. Eğer hayatınızı arabalara adadıysanız, bu oyunun araba satın alma kısmı gerçekten çok hoş bilgiler ile kaynıyor. Hatta bazen bu bilgiler ana ekrana bile fırlayabiliyor. Ferrari markasının geçmişini okuyorduk mesela geçen ana menüde.

Gran Turismo SPORT

Fotoğraf modunda yeni bir çığır açılıyor.

Eğer yarışlara biraz ara verip, güzel güzel görseller yakalamak istiyorsanız oyunun fotoğraf modunu kesinlikle denemeniz gerekiyor. Gran Turismo SPORT içerisindeki fotoğraf modu, o diğer oyunlardaki fotoğraf modu gibi değil. Oyunun tam ortasında bir tuşa basıp, fotoğraf moduna geçmiyorsunuz. Öncelikle fotoğrafın çekilmesi gereken yeri ayarlıyorsunuz. Bu konuda önce karşınıza onlarca farklı mekan çıkıyor. Bu mekanlar genelde ülke, il veya ilçe oluyor. Ardından bu onlarca kategoriden birini seçtikten sonra karşınıza belki yüzlerce görsel çıkıyor. Bu görseller anladığım kadarıyla gerçek fotoğraflar ve siz arabanızı direkt o fotoğrafa oturtabiliyorsunuz. Eğer o fotoğraflar gerçek değilse, 3D bir çalışma ile oluşturulduysa helal olsun. Çünkü ben bayağı gerçek zannettim.

Gerçekçilik haricinde, fotoğraf modu genel olarak çok profesyonel bir yapıya sahip. Öncelikle arabanız üzerinde her türlü değişikliği yapabiliyorsunuz. Mekan üzerinde birçok değişiklik yapabiliyorsunuz. Efektler ekleyip, ciddi temel ayarlamalar yapabiliyorsunuz. Profesyonel bir fotoğrafçı gibi hissedebiliyorsunuz kendiniz. Zaten oyun genel olarak çok detaya sahip. Mesela şimdi dedik, fotoğraf modu ciddi anlamda detaylı ve çeşitli. Daha önce bahsetmiştim, araba satın alımında marka hakkında ve araç hakkında çok detaylı bilgilere, tarihe ulaşabiliyorsunuz. Sadece bu kadarı ile sınırlı değil, oyunda neye elinizi atarsanız atın, karşınıza çılgın bir seviyede detay çıkıyor.

Fotoğraflardan bahsetmişken bir de topluluk paylaşımlarından bahsedeyim. Öncelikle, oyunda çektiğiniz fotoğrafları paylaşabiliyorsunuz. Bunun haricinde, arabanıza görseller eklerseniz bunu paylaşabiliyorsunuz. Yarış tulumunuz ve yarış kaskınız için de aynısı geçerli. Tabii siz paylaşabildiğiniz gibi, diğer insanların da yaptığı şeyleri görebiliyorsunuz. İnsanların çektiği kusursuz görseller, yapılan güzel araç tasarımları ve tulum tasarımları... Eğer kendiniz tulum yapmaya veya aracınızı özelleştirmeye üşeniyorsanız, erken erişimdeki topluluk bile harika işler çıkartıyor. Oyunun en sevdiğim özelliklerinden bir tanesi kesinlikle bu.

Gran Turismo SPORT

Biraz da oynanıştan bahsedelim.

Sürekli yarış simülasyonları oynayan bir oyuncu değilim fakat daha önce bolca DriveClub, Forza Horizon 3 ve Forza Motorsport 7 oynadım. Forza Horizon 3 oyununu tabii ki hem simülasyon, hem de arcade tarzlarında denedim. Bana soracak olursanız bu saydığım oyunlar arasında en kolay oynanışa sahip olan oyun Gran Turismo SPORT. En azından ben öyle hissettim. Her aracın bana verdiği his aynı değildi tabii ki fakat 2 araç arasında deli gibi bir fark olduğunu da kesinlikle söyleyemem. Ayrıca, bu oyundaki çarpışma fizikleri filan da saydığım oyunlar arasında en kötüsü. Çarpışma yaşamadığınız sürece kendinizi gerçek bir araç sürüyor gibi hissedebilirsiniz fakat bir kaza gerçekleşirse bir anda kullandığınız o gerçek araba, çarpışan arabalara dönüyor. Ciddi anlamda berbat.

Tüm bunlara rağmen Gran Turismo SPORT bizlere en detaylı ayarları sunmaya devam ediyor. Zaten daha önce demiştim, oyunda elinizi nereye atsanız detaylı ayarlar bulunuyor diye. Oynanış kısmında da bu durum böyle. Öncelikle, arabanızın detaylı ayarlarını yapabiliyorsunuz, ardından oyunun size olan yardım seviyesini yine ayrıntılı bir şekilde ayarlayabiliyorsunuz. Ben yardım ayarını detaylandırmadan, kolay, orta ve profesyonel seviyelerini denedim. Profesyonelde sadece ABS yardımı alıyorsunuz, başka hiçbir şey yok. Oyunu da genel olarak zaten bu yardım ayarında oynadım, diğer yardım ayarlarında arabayı siz kullanmıyormuşsunuz gibi oluyor çünkü.

Tabii yarışlarda arabanızı sürerken bir de seçebileceğiniz kamera açıları var. Direkt arabanın içinden, kaputundan, önünden veya 3. bir şahıs olarak arkasından bakabiliyorsunuz yarışa. Oyundaki tüm kamera açılarını beğendim, 3. şahıs hariç. 3. şahıs kamera açısında tarif edemediğim bir yanlışlık, değişiklik, ilginçlik var. Eğer genelde tüm yarış oyunlarını 3. şahıs bakış açısından oynamak sizlerin hoşuna gidiyorsa, bu oyunda biraz zorlanabilirsiniz.

Gran Turismo SPORT

Para da oldukça önemli tabii.

Oyunda her yarış sonunda 4 farklı öge kazanıyorsunuz. Bunlardan ilki bildiğiniz oyun içi bir para birimi. Bununla araçlar filan alabiliyorsunuz. İkinci birim ise mil olarak geçiyor. Bu mil birimi ile özel bir mil marketinden birbirinden özel ögeler alabiliyorsunuz. Bu ögeler arasında genelde karakter veya araç özelleştirme şeyleri bulunuyor. Mesela krom veya altın boyalar, farklı tulumlar veya kasklar. Fakat ayrıca, oldukça ilginç arabalar da bazen mille satılıyor. Mesela yarış pistlerinde dolaşan yardım araçlarından bir tanesi vardı mil marketinde. Eğer milim yetseydi, kesinlikle alacaktım. Anladığım kadarıyla bu mil marketi çevrim içi olarak düzenli bir şekilde güncelleniyor. Marketteki içeriklerin tamamına hemen ulaşamıyorsunuz. Rotasyon ile sunulmasını beklemeniz gerekiyor.

Bir diğer birim ise kilometre. Bu kilometreler sadece oyun içinde ne kadar yol aldığınızı gösteriyor, herhangi bir şekilde alım veya satım yapamıyorsunuz. Fakat oyunculara günlük veya haftalık bazı kilometre sınırları veriliyor. Ben inceleme yazımı yazdığım zaman bu limit 40 kilometre idi ve ben 1 günde 100 kilometreye ulaştım. Yani, kazanması pek de zor bir şey değil. Bu kilometre sınırını geçtiğim zamansa bana rastgele, güçlü bir araba verildi. Son olarak bir de deneyim puanımız var. Deneyim puanı kazanarak seviye atlıyoruz ve her seviye atladığımızda yeni bir pist, tulum veya kask açılıyor.

Tulum ve kask demişken oyundaki özelleştirme ögelerinden de bahsedeyim. Oyun içerisinde bir sürücü avatarımız var ve bu avatar sadece tulum ve kask giyiyor. Bu tulum ve kaskların öncelikle renklerini ayarlayabiliyoruz. Daha sonradan oyun içinde farklı tulum ve kask tipleri de açılıyor fakat ben 2 tulum arasında öyle önemli bir fark göremedim. Aynı şekilde arabaları da özelleştirebiliyorsunuz. Bu konuda ise daha fazla seçeneğe sahipsiniz. Çıkartmalar, semboller, renkler filan derken benzersiz bir araç yapabiliyorsunuz. Mesela oyunun topluluk kısmına giderseniz, oyuncuların gerçekten benzersiz tasarımlar yaptığını görebilirsiniz.

Gran Turismo SPORT

Grafikler, performans ve diğer her şey.

İnceleme yazımın sonlarına gelirken oyunun grafiklerinden, müziklerinden ve performansından bahsetmek istiyorum. Yalnız önce şunu söyleyeyim, oyunun ara yüzü Türkçe. Eğer zayıf bir yabancı dile sahipseniz, bu oyunu anlamakta pek sıkıntı çekmeyeceksiniz. Eğer dil mevzusunu hemen aradan çıkarttıysak, grafiklere geçelim. Oyun öncelikle temel olarak 2K çözünürlükte çalışıyor. Dinamik olarak checkerboard ile 4K görebiliyorsunuz. Fakat isterseniz oyunda zayıf bir grafik ayarı yapabiliyorsunuz. Bu grafik ayarı, FPS ile çözünürlük arasında bir seçim yapmanızı sağlıyor. Ben en başta FPS öncelikli olsun diye seçtim ve tamamen stabil 60 FPS deneyimi aldım. Çözünürlük öncelikli grafikleri deneyemedim çünkü ben FPS seçtikten sonra menüden kayboldu çözünürlük seçme kısmı. Daha doğrusu, seçenek orada ama seçecek bir şey yok içinde.

FPS öncelikli oynarken bile oldukça hoş grafikler aldım Gran Turismo SPORT oyunundan. Evet, çözünürlük kusursuz değildi. Eğer oyuna yakından ve detaylıca bakarsanız çözünürlüğün yer yer sorunlu olduğunu görebilirsiniz fakat bu herkes tarafından fark edilecek bir şey olmayacaktır. Bu arada oyunu PlayStation 4 Pro üzerinde deniyoruz. Onu da söyleyelim. Her neyse, grafiklerin ve performansın gayet başarılı olmasının yanında arabaların grafiklerini ve modellerini de ayrıca sevdim. Araba konusunda profesyonel birisi değilim fakat modellemeler bana oldukça güzel ve gerçekçi geldi.

Bir de müzikler ve seslerden bahsedeyim. Öncelikle müziklerin hiçbirini beğenmedim. Muhtemelen bu müzikler bana hitap etmediği için sevmemişimdir fakat aynı zamanda bir yarış oyununa da pek yakıştıramadım bu tip müzikleri. Araba sesleri ise tarafsız kaldığım bir noktada. Dediğim gibi, arabalardan çok anlamıyorum ve oyundaki araba sesleri bana az çok benzer geldi. Yani motoru ciddi anlamda farklılık gösteren iki araba arasında ses olarak belli bir fark var ama geri kalanlarında aynı benzersizliği göremedim. Belki de görememiz gerekiyordu. Bu da sizin taktiriniz.

Gran Turismo SPORT

Sonuç olarak işte Gran Turismo SPORT!

Gran Turismo SPORT oynadığım güzel yarış oyunlarından bir tanesi, fakat kesinlikle en iyisi değil. Mesela Gran Turismo SPORT oynadıktan sonra en azından bir DriveClub veya Forza Horizon 3 oynamak istiyorum hemen. En kötü Forza Motorsport 7 olsun haydi. Çünkü bu oyun içerisinde ne bir ilerleme hissi var, ne bir amacımız var. Sadece boş bir şekilde yarış yapıyoruz. Video oyunlarında ne yazık ki benim en büyük sorunum budur. Eğer bir ilerleme hissi yoksa ve amacımız yoksa, ben o oyunu neden oynamalıyım? Tamam, hoş grafikler ve detaylı ayarlamalar oyuncuların ilgisini çekecektir fakat bu ilgi ile en fazla kaç yarış yapabilirsiniz?

Ayrıca oyunun en büyük sorunu ise internet bağlantısı istemesi. Eğer oyunun sunucuları kapalıysa, internet bağlantınız yoksa, Gran Turismo SPORT içerisinde yapabileceğiniz hiçbir şey kayıt olmuyor. Çevrim dışı 40 yarış yapın, oyunu kapatın, sonra tekrar açın. Oyunu açtığınız zaman o 40 yarışın hiç yapılmadığını göreceksiniz. Ayrıca internet bağlantınız veya sunucu aktif değilken oyunda sadece Arcade moduna girebiliyorsunuz. Her şey kapalı. Araba satın alma, fotoğraf modu, her şey kapalı. Sadece Arcade modu açık. Böyle bir şey olabilir mi? Mesela, ben şu an bu satırları 15 Ekim 2017 sabahı yazıyorum ve oyunun sunucuları 14 Ekim 2017 öğleninden beri kapalı. Yani neredeyse 24 saattir oyunda sadece Arcade yarış yapabiliyoruz ve onlar da kayıt olmuyor. Güya inceleme için erken erişimdeyiz, değil mi? Tabii bu durum sizi yanıltmasın, inceleme yazımızı paylaşmak için sunucuların gelmesini bekleyeceğiz ve kaçırdığımız bir şey var mı diye mutlaka bakacağız.

Sonuç olarak Gran Turismo SPORT benim herkese önerebileceğim bir oyun değil. Öncelikle oyunun tam 2 adet dev gibi sorunu bulunuyor. Bu sorunlardan ilki amaçsızlık ve ilerleme hissinin olmaması. İkincisi ise sürekli çevrim içi olmanız gerekliliği. Haydi, siz çevrim içi oldunuz diyelim, eğer oyunun sunucusu aktif değilse yine sorun yaşıyorsunuz. Tüm bunlara rağmen oyunun sizin karşınıza çıkarttığı bazı modlar gerçekten güzel, arabaları kullanması zevkli, grafikler ve performans başarılı. Oyundaki her şeyin detay seviyesi gerçekten yüksek. Fotoğraf çekme modu bile inanılmaz detaylı. Mil takası benzersiz şeyler sunuyor sizlere. Yani bu oyun yer yer güzel, genel olarak kötü. Tabii bu benim için geçerli ve benim fikrim. Herkes aynı tip oyuncu değil, herkes farklı şeylerden hoşlanıyor olabilir. Bu yüzden kendi zevklerinizi bir göz önüne getirin bu oyunu satın almadan önce.

Son olarak bizlerin sosyal medya kanallarını takip etmeyi unutmayınız. Facebook ve Twitter sayfalarımızdan aktif olarak haber paylaşımları yapmaktayız.

[inceleme]

Ayrıca En yeni haberler için Facebook, Twitter ve Google Haberler üzerinden Leadergamer'ı takip edebilirsiniz.