Avatar
Yazar: Alper Dalan, Editör Yazım tarihi: 21.11.2017

1996 yılından beri hayatımızda olan bir seri olan Tomb Raider, bu seferki en iyi listemizin konuğu oldu. İlk çıktığı günden bu yana çekiciliği ile çok can yakmış olan Lara Croft'un ana kahraman olduğu seride bulunan oyunları, sizlere benim için neden değerli olduklarını veya olmadıklarını açıklayarak listeleyeceğim. Oluşturmuş olduğum liste ile sunmuş olduğum sebeplere katılıyor da olabilirsiniz, katılmıyor da olabilirsiniz, fakat eğer katılmıyorsanız, neden katılmadığınızı ve listeyi siz oluşturacak olsaydınız, nasıl bir liste oluşturacağınızı yorumlarda belirtirseniz, çok mutlu edersiniz.

Tomb Raider

11. Tomb Raider: Chronicles

Sürprizi bozmak istemiyorum, fakat bu oyunun neden en sonda bulunduğunu açıklamak için bunu yapmak zorundayım, umarım beni affedersiniz. Tomb Raider: The Last Revelation'ın sonunda maalesef ki ölen Lara Croft'un ardından öyle yazacak pek de hikaye kalmamıştı. Oyunun yapılmış olduğu oyun motoru eskimişti artık, bölüm tasarımı eskimişti, her şey eskimişti resmen. Benim fikrime göre bu oyunun zerre başarılı olamamasının arkasında yatan sebep, her şeyi ile eskimiş olması.

Yani, aslında tamamen başarısız sayılmaz, çünkü öyle yerin dibine sokabileceğim Tomb Raider'ın ana seriden hiçbir oyun bulunmuyor, fakat bu oyun, ana serinin sıralamasında en sonu fazlasıyla hak ediyor. Oyun, 2000 yılında bizlerle buluşmuştu ve 1996 yılından o zaman kadar çıkan her oyunu aklım sarmaya başlayınca oynamıştım. Beni Tomb Raider serisinden soğutmayı başarmış olan bu oyunu, kesinlikle sizlere öneremeyeceğim. Her ne kadar Lara Croft'un bazı maceralarını ele alıyor olsa da, eskimiş yapısı ve ilgi çekmeyen hikayesi, bütün potansiyeli yerle bir etmişti.

10. Tomb Raider: The Angel of Darkness

Bu oyun hakkında ne desem bilemiyorum açıkçası. Çünkü listenin en sonunda bulunma konusunda Tomb Raider: Chronicles ile yarışıyor benim gözümde ve bunun için muhtemelen sizlerin de hak vereceği sebeplerim bulunuyor. 2003 yılında oyunculara sunulmuş olan bu oyunu PlayStation 2 üzerinde oynadığımı hatırlıyorum. Konsol üzerinde oynamış olmama rağmen o kadar kanser edici hatalar vardı ki, anlatamam. Fakat örnek vermem gerekirse, ana kahramanımız Lara Croft böyle karanlık, garip bir şey haline geliyordu. Zaten birçok oyuncu karakterin çekiciliği için oynuyordu o zamanlar, herkesin gözünü dikmiş olduğu karakterin kararıp gitmesi hoş karşılanmaz tabii ki.

Oyun çıkmadan önce bayağı bir ses getirmiş, en azından duyduğum kadarıyla tabii. Hani diyoruz ya, "Ah, ah! Nerede o eski oyunlar?" diye, tam olarak o konuya bir cevap olarak Tomb Raider: The Angel of Darkness'ı sunabilirim. Sadece şimdi değil, eskiden de reklamlarla abartılan, fakat çıkınca kocaman bir hayal kırıklığı olan oyunlar piyasada mevcuttu. Hatta daha da eskiye gitmem gerekirse 1982 yılında oyuncularla buluşan E.T. the Extra-Terrestrial'ı da bu berbat oyunlar konusu için örnek gösterebilirim.

9. Tomb Raider II

Tomb Raider serisinin ilk oyunundan sonra pek de çekici gelmemişti bana, sebebini de hiç hatırlamıyorum, hiç yalan olmasın. Yani, aslında bir sürü yeniliği de beraberinde getirmişti. Örnek olarak, araç sürmek ve daha geniş bir alanda keşif yapabilmek gibi muhteşem yenilikleri barındırıyordu. Şöyle bir düşününce, aslında bu oyunun listedeki bu yerini hak etmediğini görebiliyorum, pek adil gelmiyor bu kadar arkaya atmak, çünkü Tomb Raider II, çok daha fazlasını hak ediyor. Fakat sevdiğim oyunları sırasıyla listelediğim bir yazıda, her ne kadar hakkını yiyor olduğumu düşünüyor olsam da, sevmediğim bir yapımı sevmişim gibi göstermemin bir faydası olmaz.

1997 yılında bizlerle buluşan Tomb Raider II'yi aslında herkese önerebilirim, çünkü ben sevmedim diye başkaları da sevmeyecek değil. Çıkmış olduğu yıla göre ele aldığımızda gayet zevkli bir oynanış, ilk oyundan sonra muhteşem bir hikaye sunuyor. Grafikleri hakkında, "Nefes kesici." gibi yorumlar almış olduğunu da hatırlar gibiyim. Siz benim sevmemiş olduğuma bakmayın ve oyunu deneyin, fakat bu liste benim hoşuma gitme seviyelerine göre sıralanmış olduğu için, maalesef Tomb Raider II'yi listemin en sonlarında ağırlayacağım.

8. Tomb Raider: Underworld

Tomb Raider: Chronicles'tan sonra uzun bir ara vermiş olduğum konusunda bir şeyler söylemiştim biraz evvel. Seri ile benim aramdaki bu uzun arayı sonlandırmış olan oyun ile tanıştırmak istiyorum sizleri. İşte karşınızda Tomb Raider: Underworld. Xbox 360 platformu üzerinde en muhteşem görünen oyunlardan bir tanesi olmasıyla da bilinir kendisi aynı zamanda. Benim için listenin 8. sırasında olmasının sebebi oyunun kötü olmasından dolayı değil, listenin ilerleyen aşamalarındaki oyunların kat kat daha iyi olmasından dolayı.

Tomb Raider: Underworld'ün oynanış açısından sunmuş olduğu özgürlük beni benden almıştı resmen ve bu oyunu nerede görsem içimde garip bir şeyler hissetmeme sebep oluyordu. Sebepsiz bir sabırsızlık ve heves, hislerimden sadece birkaç tanesiydi. En sonunda oturup oynadım ve bitirdim oyunu. Sabretmiş olduğum her gün için değmişti ve inanılmaz mutlu etmişti beni. Eğer indirimlerde falan yakalarsanız, aman kaçırmayın ve deneyin kesinlikle.

Tomb Raider

7. Tomb Raider: Legend

2006 yılında çıkmış olan ana serinin 7. oyunu, aynı zamanda benim listemin de 7. sırasında yer almakta. Tomb Raider: Legend'ın 7. sırada olmasının sebeplerine değinmem gerekirse, öncelikle Lara Croft için gelen en büyük değişikliğin Tomb Raider: Legend'de olmasından bahsederim. Bildiğimiz klasik Lara Croft alınmış ve oyuna fiziklerin konuşturulduğu bulmacalar getirilmişti. Her ne kadar Tomb Raider: Underworld'den sonra oynamış olsam da, sahip olduğu teknoloji gerçekten çok hoşuma gitmişti.

İşin en güzel kısmı ise, oyunun birçok platformda da bulunuyor olması. Xbox 360 sürümü en güzel olan haliydi o zamanlar tabii, fakat oynanış açısından çok tatlı gelmiş olan Nintendo DS üzerindeki 2.5D sürümü de saygımı kazanmıştı. Seri için önemli ve riskli adımlar atılmıştı bu oyun ile ve açıkçası başarılı da olmuştu. Tomb Raider: Chronicles gibi The Matrix bozması bir oyundan sonra, seriyi şaha kaldıran bir oyun piyasaya sürülmüştü en sonunda.

6. Tomb Raider: Anniversary

1996 yılında çıkan ilk oyunun tekrar elden geçirilmiş hali olan Tomb Raider: Anniversary'nin çıkış yılı 2007. Açıkçasını sorarsanız, madem ilk oyunun tekrar elden geçilmiş hali, neden 10 yıl sonra, yani 2006 yılında çıkmadı? Bu konuda hiçbir fikrim yok ve zaten neden böyle bir adım attıklarını düşüncükçe tüylerim de istemsiz bir şekilde diken diken oluyor sinirden. Crystal Dynamics yetkililerini sormak gerek, neden 10 yıl sonra değil de, 11 yıl sonra geldi bu oyun? İsyanımı da dile getirdiğime göre, bu oyunun muhteşemliğinden söz edebilirim demektir.

Ben, serinin ilk oyununu oynadıktan sonra kendimden geçmiştim resmen. Oynanış açısından muhteşem ötesiydi ve zaten kim bilir kaç yıl boyunca tanıdığım büyüklerin PlayStation üzerinde oynadıklarında onları izleyip heveslenmişimdir? Sonra, bir anda öğrendim ki ilk oyunun tekrar elden geçirilmiş hali piyasaya sürülmüş. Tomb Raider: Legend ile atılan adımların da hissedilebildiği serinin ilk oyununun tekrar elden geçirilmiş hali olan Tomb Raider: Anniversary, tam anlamıyla mükemmel gelmişti. Hazır ilk oyunun çıkışından bu yana 20 yılın üzerinde zaman geçmişken ve 2017 yılında duyurulan, çıkan oyunların büyük bir kısmı tekrar elden geçirilmiş oyunlardan oluşuyorken, belki bir umut yine elden geçirilmiş bir Tomb Raider I görürüz, ne dersiniz?

5. Rise of the Tomb Raider

Zaten listenin bu aşamasında seriye ait kötü bir bulamayacaksınız, en azından benim gözümde kötü olan bir oyun bulamayacaksınız. Sadece listemin 1. sırasındaki oyunun sonu ile ilgili bir hüznüm var, onun dışında beni rahatsız etmiş olan hiçbir oyun yok. 6 Şubat 2016 tarihinde oyuncularla buluşmuş olan listemin 5. sıradaki oyunu da, bahsini ettiğim güzel oyunlardan bir tanesi. Muhtemelen siz de Rise of the Tomb Raider'ı oynamış ve bitirmişsinizdir, bu yüzden oynanış açısından açıklama yapmayacağım ve oyunu beğenme sebebimi sunarken beni en çok mest eden özelliğinden söz edeceğim.

Rise of the Tomb Raider, ilk çıkışını gerçekleştirdiğinde hemen oynama fırsatım olmadı, fakat belli bir süre sonra bütün ek paketlerini içeren halini indirimlerden faydalanarak Steam kütüphaneme ekledim. Açıkçasını sorarsanız, oyunu satın almış olduğum güne kadar neyi beklemiş olduğumu cidden çok merak ettim, çünkü oyun muhteşemdi, tam anlamıyla. Beni özellikle görselliği ile cezbetti. Kullanmakta olduğum PC'nin çok güçlü bir cihaz olduğunu söylemem, fakat buna rağmen beni benden geçiren manzaralar sunmayı başardı. Oynanışı bir yana, özellikle manzaraları ile saygımı kazanmış olan oyun, listemdeki 5. sırasını fazlasıyla hak ediyor.

4. Tomb Raider

Bu oyun, bize bir Tomb Raider oyununda ne kadar özgür olabileceğimizi göstermeyi başardı. Ayrıca sunmuş olduğu grafikler ve rol yapma oyunu unsurları, oyunun güzelliğini bambaşka bir boyuta taşımayı başardı. Aslına bakarsanız belki de serinin en başarılı ve mükemmel oyunu olarak gösterilebilir, fakat biraz sonra değineceğim yapımların bendeki yeri gerçekten çok farklı. Eğer ilk 3 yapım çocukluğuma eşlik etmemiş olsaydı, muhtemelen listemin ilk oyunu Tomb Raider olurdu.

Lara Croft, bu oyunda karşımıza bir genç kız olarak çıktı, fakat oyunda aşama kat ettikçe Lara Croft bambaşka biri olmaya başladı. Oyuncuya karakterdeki bahsini ettiğim değişimleri hissettirebilmiş olması bir yana, sunmuş olduğu açık dünya, bulmacalar, rol yapma oyunu özellikleri ve zanaat sistemi de gerçekten başarılıydı. Hikaye olarak da kusursuza yakın olunca, Tomb Raider serisinin belki de en zirve yapımı olan bu oyun ortaya çıktı.

Tomb Raider

3. Tomb Raider I

Listemin ilk 3 sırasında yer alan oyunların, sahip oldukları yere ait olmalarındaki en büyük sebep, çocukluk anılarımı gözlerimin önüne getiriyor olmaları. En baştan söylemek istediğim şeyi belirttiğime göre, bu oyunu benim için özel kılan sebeplere geçebilirim. Hak verir misiniz bilmem, fakat benim için bu oyunu ön plana çıkaran en güzel özelliği, böylesine efsane bir serinin başlangıcı olması. Zira, bildiğiniz üzere Tomb Raider, günümüzde Süper Mario kadar olmasa da, Süper Mario'ya yakın sayılabilecek derecede bilinen bir seri.

Elbette listemdeki 3. sırayı kapmış olmasının arkasında yatan sebep, sadece oyunun efsane bir serinin başlangıcı olmuş olması değil. Oynanış açısından gerçekten çok farklı gelen bir yapıya sahipti. Çevremdeki benden büyük insanlar Tomb Raider I'i oynarken şaşkınlıkla izlerdim, çünkü Lara Croft oyunda gerçekten ilginç hareketler yapıyordu. O zamanlara göre ilginç tabii ve zaten bahsettiğim hareketler günümüz oyunlarında hep var olan özellikler arasında. Örnek vermek gerekirse, karakterin hareket ederken ateş edebilmesi, o zamanların her oyununda bulunmuyor olması sebebi ile inanılmaz çekici gelirdi.

2. Tomb Raider III: Adventures of Lara Croft

Özellikle benim için fazlasıyla değerli olan, listemin ilk 2 oyunundan bahsetmek için sabırsızlanıyordum. Neyse ki en sonunda listemin bu aşamasına ulaşabildim ve doya doya içimi dökebileceğim. Öncelikle, her iki oyunun da çocukluğumun efsanelerinden olduklarını, en baştan söyleyemem gerekli. Her iki oyunun da benim için yeri bu yüzden çok farklı zaten. Tomb Raider III: Adventures of Lara Croft, ilk PlayStation konsolumda bulunan 15-20 orijinal oyundan bir tanesiydi ve zaten buu yüzden kendisi ile bayağı bir zamanım geçti.

1998 yılı içerisinde oyuncularla buluşan bu oyun, o zamanlar yeni çıkmış olan bir oyun motoru tarafından geliştirilmişti. Yeni oyun motoru ile daha güzel görselliğe ve daha yoğun bir çevreye sahip olmuştu. Durum böyle olunca da oyunun kalitesi 5-6 tık yukarıya fırlamıştı. Şimdi, açıkçasını söylemek gerekirse kalite gerçekten çok iyiydi, o zamana göre tabii, fakat çok nadir de olsa 1-2 yerde biraz boş hissetmiş olduğumu hatırlar gibiyim. Yine de muhteşem bir çocukluk geçirmiş olmama sebep olan oyunlar arasında olduğu için, listemin 2. sıradaki yerini sonuna kadar hak ediyor benim için.

1. Tomb Raider: The Last Revelation

Serinin 4. oyunu olan Tomb Raider: The Last Revelation'a Lara Croft'un 15 yaşındaki hali ile başlıyorduk ve oyunun sonunda da ölümü ile bitiyordu. Hikaye açısından beni yerden yere vuran bir yapıya sahip olması, bu listemdeki 1. sırasını hak etmesi için geçerli sebeplerden bir tanesi. Çocukluğumun oyunlarından bir tanesi olması da yine geçerli sebeplerim arasında, fakat oyunu benim için muhteşem bir seviyeye çıkaran özelliklerinden bir tanesi de, o zamanlar çok nadir karşılaştığım ıslanma ayrıntısı.

Lara Croft'un suya girip çıktıktan sonra bir süre ıslanmış olarak görebiliyor olmak, muhteşem ötesi bir ayrıntı gibi geliyordu bana. Ayrıca oynanış açısından kanser etmeyen, ama yine de zorluğu ile deli eden bir oyun olması, kendisi ile uzun uzun vakit geçirmeme ve bitirmek için inat etmeme sebep olmuştu. Zorluğu ile, "Yenilen pehlivan güreşe doymazmış." sözünü benim üzerimde işletebilmiş olan nadir oyunlardan bir tanesi olması ile hatırlıyorum kendisini. Her ne kadar eskimiş olsa bile, bulmaca içerikli oyunlara bayılan bir oyuncu olarak baktığımda, hala serinin en güzel bulmacalarına sahip olan yapımlarından bir tanesi olması, Tomb Raider: The Last Revelation'un bendeki yerini daha da bir garantiliyor.

Ayrıca En yeni haberler için Facebook, Twitter ve Google Haberler üzerinden Leadergamer'ı takip edebilirsiniz.