Hiçbir şey hatırlamayan biri olarak güne başlasanız, nasıl hissederdiniz? Peki, geçen süreyle birlikte giderek aslında ne kadar çirkin ve yıkılmış biri olduğunuzu öğrenseydiniz? Disco Elysium inceleme yazımda bahsedeceğim oyun, tam olarak bizlere böyle bir karakterin hikayesini anlatıyor. Sizlere detaylarından bahsedeceğim bu oyunda öyle anlar var ki, insanın ciğeri oksijenle soluyor resmen. Kahramanımız için gerçekten çok üzüldüğüm noktalar fazlasıyla oldu ve eğer oyunu Disco Elysium inceleme detaylarında anlatırken unutmazsam, her ne kadar sürpriz kaçırıyor olsa da, biraz bahsetmek istiyorum. En azından, bir tanesinden.
Disco Elysium bizlere nasıl bir hikaye sunuyor?
Öncelikle, Disco Elysium inceleme girişinde bahsettiğim gibi kendimizi hafızamızı yitirmiş bir şekilde buluyor. Neredeyiz, kimiz, nasıl buraya geldik, hiç bilmiyoruz. Odanın ortasında, sadece külot ile kalmış bir şekilde, garip bir pozisyonda yatarken buluyoruz kendimizi. Sefaletimiz burada bile kendisini belli ediyor. Tabii, bizim mevzulardan haberimiz yok. Bu yüzden, önce kim olduğumuzu öğrenmeye çalışıyoruz. Elbette çok geçmeden öğreniyoruz fakat adımızı bile öğrenene kadar canımız çok sıkılıyor.
Oyunda sık sık karakterimiz kendi kendine konuşuyor. Psikolojik problemleri olan bir abimiz kendisi. Tam bir dram adamı. Adam, 4 kategori altında, 6'şardan 24 adet farklı şeye sahip. Şeye diyorum, çünkü bu şeylere nasıl bir ad vereceğimi bilemedim. Duygularımız demek doğru olur sanırım ama tabii duygulardan da ibaret değil. Mantık, otorite, empati, dayanıklılık, hafıza ve daha nice şey mevcut. Kendi kendine konuşan bu abimiz, iç dünyasında bu bahsettiğim şeylerle tartışmakta sürekli olarak. Hatta, bu şeylerin abimize işkence ettiği anlar dahi var.
Bir keresinde, rüyamızda Whirling in Rags'in arkasına gidiyoruz. Burada, normalde asılı olan adamın yerinde kendimizi görüyoruz. Asılı olan adam, bizimle konuşuyor. Geçmişimize dair acılarımızı yüzümüze yüzümüze vuruyor. Dürüst olayım, bu gördüğümüz rüyalar gerçekten aşırı zor geldi. Bizim adam, adı Harry bu arada, Harry öyle şeyler yaşamış ki geçmişinde, hayatından vazgeçmiş neredeyse. Alkolik, uyuşturucu bağımlısının teki olmuş. Zaten oyunun başında suratımıza bakmaya bile korkuyoruz. İçimizin çirkinliği resmen yüzümüze vurmuş.
Oynanış açısından ne durumda?
Açıkçası, oynanış konusunda herkese hitap edecek bir oyun olmadığını belirtmek isterim. Eğer İngilizce bilginiz zayıfsa, bu oyun için Türkçe dil yaması ya da benzeri bir şey çıkmadan oynamamalısınız. Bunun sebebi de, oyun aşırı büyük oranda hikaye odaklı. Çok fazla yazı okumanız gerekiyor ve o yazılara göre tepkiler vermeniz gerekiyor. Vereceğiniz tepkiler ve yanıtlar, o durumda elde edeceğiniz sonuçları değiştiriyor. Bu yüzden de, oyunu oynarken okumak ve en önemlisi de okuduğunuzu anlamak bir şart. Aslında, İngilizce öğrenmek isteyenler için muhteşem bir yapım da diyebilirim. Zira, sözlüğünüzü elinize aldığınızda, temel bilginiz de varsa rahatça kendinizi geliştirebilirsiniz.
Konuşmalar esnasında oyun size ara sıra önemli seçenekler sunuyor. Bu önemli seçeneklerin başarı şansı oluyor. Başarı şansı en düşük %3 oluyor. Bu şansın tutması, atacağınız zarlara bağlı. Eğer 2 zar da 1 gelirse, şansınız kaç olursa olsun o seçimi kaybedersiniz. Eğer 2 adet 6 gelirse, bu sefer de şans kaç olursa olsun garantili olarak başarılı oluyor. Bu tarz oyunlarda en sevdiğim şey, oyunu kaydedip, başarısız olursa kaydı yükleyerek başarılı olana kadar denemek. 10-20 dakika da sürse, o %3 şansı tutturmam gerekli. Öyle de bir huyum var. Eğer bu önemli seçenekleri başarıyla tamamlarsanız, tecrübe puanı, eşya ve benzeri şeylerle ödüllendiriliyorsunuz.
Disco Elysium, aynı zamanda seviye sistemine de sabit. Tecrübenizi her 100'e ulaştırdığınız sefer size bir yetenek puanı veriliyor. Siz de, yeteneklerinizi dilediğiniz gibi geliştiriyorsunuz. Hangi yeteneklere ihtiyacınız varsa, o yeteneği yükseltebiliyorsunuz. Yeteneklerinizi yükselttiğinizde, o yeteneğinizin konu olduğu şans içerikli seçeneklerdeki başarı şansınız artıyor. Tabii, bu yetenek puanlarıyla isterseniz düşünce yeri de açabiliyorsunuz. Düşünceler, size ekstra kazançlar sağlıyor ama bazen eksi puanlar da verebiliyor. Bu da, tamamen sizin oyun tarzınıza bağlı bir şey.
Oynanış konusunda başka ne diyebilirsin?
Envanter mevzusundan da bahsetmek isterim. Oyunda envanterinize alabileceğiniz çok fazla şey var. Araçlar kısmında yer alan eşyalar, ilerleme ve yan görevler konusunda yardımcı olmakta. Giysi kısmındaki eşyalar, giyiminizi ve kuşamınızı belirlemekte. Bu giysilerin de sağladığı ekstra veya negatif özellikler mevcut. Bunu da duruma göre ayarlamanız gerekmekte, yine tamamen kendi seçimize bağlı olarak. Eşyalar kısmında ise satabileceğiniz eşyalar yer almakta. Real adı verilen para birimi karşılığında satabiliyorsunuz. Bir de etkileşime geçebileceğiniz eşyalar var. Karakterimizin eşyalarla konuştuğunu görebildiğiniz bir yer de burası. Adam, deliye bağlamış bir şekilde eşyalardan bilgi edinmeye çalışıyor. Ediniyor da. İlginç biri kendisi...
Oynanış konusunda, eğer çok fazla okumayı sevmiyorsanız size hitap edecek bir oyun değil demektir diyebilirim. Zira, bazen öyle yerler geliyor ki, bir an önce bitsin diye okumadan geçerken bulabiliyorum kendimi. Fakat, yine de özellikle hikayeye büyük etkisi olan karakterlerde bu mevzuya dikkat etmek gerekiyor. Çünkü, önemli bir bilgi ya da benzeri bir şey kaçarsa, bunun geri dönüşü olmuyor. Yani, elbette eski bir kaydı geri yükleyebilirsiniz fakat ilerledikten sonra fark ederseniz, çok can sıkıcı bir hale gelebilir. Hoş, zaten belli aralıklarla otomatik kayıt alınma sistemi de var oyunda, o kadar da problem olmuyor yani.
Harry isimli ana karakterimizin psikolojik olarak sorunlu olduğunu Disco Elysium inceleme yazım içerisinde bir yerlerde belirtmiştim. Adam geçmişi ile yüzleşmemek adına sigara, alkol ve uyuşturucu gibi leşliklere başvuruyor. Bu, onu daha fazla dibe batırıyor. Alkol ve uyuşturucular oyunda geçici de olsa bir ekstra özellik veriyor size fakat bu abimizi doğru yola getirme amacına gönül vermiş bir oyuncu olarak, tercih etmediğim özellikler. Sonuçta başarısız olursa, kaydı tekrar yükler, yine şansımı denerim. Ne olacak? Bu arada, bazı konuşmalar sizi kim vurduya götürebilir, ben şimdiden uyarayım.
Görsellik ve performans nasıl?
Oyun tam bir sanat eseri görsel açıdan. Fazlasıyla hoşuma gitti teması ve sanatı. Disco Elysium, tamamı elle çizilmiş hareketli, interaktif bir sanat eseri gibi resmen. Karakter dizaynları hoşuma gitti diyebilirim. Çünkü, her ne kadar oyunların büyük kısmında insanlar güzel resmedilse de, Disco Elysium bu konuda fazlasıyla gerçekçi davranmış. İnsanlar bütün çirkinlikleri ile karşımızda. Konuşmalara, muhabbetlere, karakterlere bayıldım diyebilirim. Her birinin farklı bir kişilik olduğunu anlayabiliyorsunuz. Bu da, atmosfere daha çok dalmanızı, kendinizi Harry'nin yerine daha fazla koyabilmenize yardımcı oluyor.
Performans konusunda ise, aslında çok da bir sistem istemeyen bir oyun. Minimum ve maksimum görsel seçenekler arasında aşırı diyebileceğim bir fark göremedim. Ayrıca, herhangi bir FPS düşüşü, oyundan atma ve benzeri saçma sorunla da karşılaşmadım. Bilmiyorum, başkalarında durum nasıl ama ben bu konuda başarılı bir iş çıkarmış olduklarını gördüm. Hemen aşağıda, önce kendi sistemimi ve daha sonra da Disco Elysium minimum ve önerilen sistem gereksinimleri bilgilerini sizlerle paylaştım. VSync seçeneği göremediğim için kaç FPS aldığımı bilemiyorum ne yazık ki.
Oyunu oynadığım PC’nin donanımı:
- CPU: Intel i9 9900K @3.6GHz
- GPU: Asus Turbo 1080 Ti
- RAM: 2x16GB 3000MHz CL15
- Anakart: Asus ROG Strix Z390-E Gaming
- SSD: Samsung Evo 970 250GB
Disco Elysium sistem gereksinimleri (Minimum):
- 64-bit işlemci ve işletim sistemi gerektirir
- İşletim Sistemi: Windows 7/8/10
- İşlemci: Intel i5-7500, AMD 1500 ya da eşdeğer
- Bellek: 4 GB RAM
- Ekran Kartı: Dahili Intel HD620 ya da eşdeğer
- DirectX: Sürüm 11
- Depolama: 22 GB kullanılabilir alan
Disco Elysium sistem gereksinimleri (Önerilen):
- 64-bit işlemci ve işletim sistemi gerektirir
- İşletim Sistemi: Windows 7/8/10
- İşlemci: Intel Core i7, AMD 1800 ya da eşdeğer
- Bellek: 8 GB RAM
- Ekran Kartı: NVIDIA Geforce 1060 ya da eşdeğer
- DirectX: Sürüm 11
- Depolama: 22 GB kullanılabilir alan
Disco Elysium inceleme sonucu nedir?
Her zaman yaptığım gibi, Disco Elysium inceleme sonucundan bahsetmeden önce fiyat etiketinden bahsetmek istiyorum. Oyunu Steam platformu üzerinde oynadım ben de sadece 61 TL gibi çok hoş diyebileceğim bir fiyata sahip. Açıkçası, bu fiyat etiketi çok da can sıkıcı gelmiyor. Zira, günümüzde AAA oyun almak bizim için 309 TL'den başlıyor. Ek paketli ya da ekstra içerikli halleri uçuyor gidiyor. Fakat, uzun uzun zaman geçirebileceğiniz bu yapım sadece 61 TL.
Disco Elysium inceleme sonucumdan bahsetmem gerekirse, ben oyuna çok fena bayıldım. O kadar hoş bir atmosferi var ki, Harry isimli karakterimizin ne yaşadığını anlayabiliyor, hissedebiliyoruz. Müzikleri, karakterleri, atmosferi ve en önemlisi de, hikayesi ile beni kendisine bağlamayı başardı. Eksiklikleri var mı diye sorarsanız, çok fazla yazının dönmesi dışında bir şey göremedim. Fakat, zaten böyle bir oyunu oynayacak olan kişi aksiyondan ziyade, bir roman okur gibi bir tecrübe yaşayacağını da biliyordur. Elbette mükemmel değil ama mükemmele çok yakın. Özellikle de, oyuna biraz alışınca. Eğer İngilizce biliyorsanız ve okumayı seviyorsanız, asla ama asla kaçırmamanız gereken bir yapım olduğunun altını çizmek istiyorum. Tam anlamıyla bir sanat eseri.
