H1Z1, PlayerUnknown's Battlegrounds ve Fortnite: Battle Royale gibi video oyunları, sizi klasik Battle Royale modları ile sıkmış olabilir. Koskoca bir haritada, 100 oyuncu ile sürekli daralan bir duvara karşı hareket etmek, sizleri sıkmış olabilir. Yepyeni bir Battle Royale deneyimi istiyor olabilirsiniz. İşte o zaman Darwin Project isimli yeni erken erişim oyunu, sizin imdadınıza koşuyor olabilir. Henüz net bir şey söylemek istemiyorum çünkü daha inceleme yazımıza başlamadık bile. Dilerseniz şimdi başlayalım bu incelemeye ve Darwin Project isimli yeni Battle Royale oyununa yakından bakalım.
Darwin Project inceleme yazımıza yavaştan başlayalım.
Scavengers Studio tarafından geliştirilmiş, Xbox One konsol ailesi ve PC platformu için çıkışını gerçekleştirmiş olan bu Darwin Project, dediğimiz gibi bir Battle Royale oyunu ama 100 kişi ile değil, 10 kişi ile oynanıyor. Oyuncu sayısı ciddi şekilde az görünüyor, bu yüzden oyunların çok kısa sürdüğünü düşünebilirsiniz ama tam aksine, 10 kişilik bir Battle Royale oyununa göre uzun süren karşılaşmalara sahip Darwin Project. Örneklendirmek gerekirse, standart hızdaki bir Fortnite: Battle Royale oyunu ile en uzun Darwin Project oyunu, neredeyse aynı uzunlukta geçiyor. Yani bu 10 sayısı sizi kesinlikle korkutmamalı.
10 kişilik modun getirdiği yenilik tabii ki bu kadarı ile de sınırlı değil. Öncelikle bu oyunda öyle ateşli silahlar filan yok. Elimizde bir balta ve sırtımızda bir yay/ok ikilimiz var. Balta ile hem ağaç kesebiliyoruz, hem de düşmanlarımıza saldırabiliyor. Aynı şekilde ok ve yay ile de düşmanlarımıza saldırabiliyoruz. Peki, her şeyden önce neden balta ile ağaç kesiyoruz? Çünkü odun ve benzer şeyler ile eşya üretme sistemini kullanıyoruz. Bu sistemde de tuzaklar ve kendimizi geliştirebildiğimiz seçenekler bulunuyor. Yani, o en başta adını saydığım Battle Royale oyunlarına pek benzemiyor bu yapıt.
Oynanış kısmındaki yenilikler ile Darwin Project gerçekten hoş bir oyun. Öncelikle Fortnite: Battle Royale oyunundaki bina kurma sistemleri Battle Royale moduna bir yenilik getirmişti. Ardından H1Z1 ile Auto Royale girdi hayatımıza. Şimdi de Darwin Project, erken erişimdeki hayatı ile biraz daha farklı, daha da Açık Oyunları markasına benzeyen bir deneyim sunuyor. Oyunda düşmanlarımızı öldürmek için tuzaklar kullanabiliyoruz, kendimizi farklı yönlerde geliştirebilip, farklı oklar veya baltalar kullanabiliyoruz. Yine de siz silahlı Battle Royale oyunlarını seviyorsanız, bu oyun hoşunuza gitmeyecektir.
Ne tip eşyalar üretebiliyoruz bu oyunda?
Darwin Project içerisinde öncelikle iki temel üretim ögesi bulunuyor. Bunlardan biri zırh, diğeri ise ateş. Öncelikle ateşten bahsedeyim. Bu öge çok işinize yarıyor çünkü oyun, karlı bir bölgede geçiyor. Soğuktan donuyorsunuz yani. Zaman zaman kar fırtınaları çıktığı zaman ise ateş kurup, ısınmanız gerekiyor. Çünkü soğuk sizi öldürebiliyor. Zırh ise adı üstünde, zırh yani. Tüm bunlar ardından, oyunda şimdilik 4 farklı ok tipi bulunuyor ve bu 4 farklı tip, farklı oynanış stillerine hitap ediyor. Mesela, isterseniz yanan bir ok, isterseniz de düşmanınızın nereye gittiğini takip eden bir ok yapabiliyorsunuz.
Oklar ardından üstünüzdeki yün kıyafeti ve ayakkabınızı da farklılaştırabiliyorsunuz. Bu farklılaştırmalar da sizi farklı oynanış stillerine itiyor. Mesela ninja ayakkabıları üretip, karda yürüyüp, izinizi belli etmeyebiliyorsunuz. Ninja ayakkabılarınızı, düşmanınızı takip eden oklar ile ve hayalet yünü ile birleştirdiğinizde ise tam bir ninja oluyorsunuz. Tüm bunların haricinde, elinizdeki baltayı da 3 farklı yönde geliştirebiliyorsunuz. Tüm bu geliştirmeler oyun içerisinde topladığınız eşyalar ile yapılıyor ve oyun bittiği zaman, her şey sıfıra geri dönüyor. Yani, RYO tipi oyundan oyuna süren bir gelişme yok. Her yaptığınız şey, sadece o oyun için geçerli.
Tabii kendinizi geliştirdikten sonra farklı eşyalara da ihtiyacınız oluyor. Bu noktada ise ayı kapanı, kartopu ve kafes gibi ögeler oluşturup, düşmanlarınız üzerinde bunları kullanabiliyorsunuz. Tüm bunlar biraz taktiksel oynanışa yönelik. Yani siz sadece saldırı temelli oynamayı düşünüyorsanız ve karşınızdaki oyuncu taktik yapıyorsa, muhtemelen taktik yapan oyuncu yenecektir çünkü Darwin Project, taktik yapmanız gereken bir oyun.
Aslında oyun düşündüğünüzden daha farklı.
Bu noktaya kadar hep oynanış temelli şeylerden bahsettim ama aslında bu oyunda, oynanış temelli şeylerden daha farklı ögeler var. Darwin Project oldukça sosyal bir oyun. Sadece oyuncuların değil, oyunları izleyen oyuncuların da ilgisini çekmeye çalışan bir video oyunu. Öncelikle oyundaki önemli bir özellikten bahsedelim: Şov Yönetmeni. Her oyunda bir yönetmen bulunuyor ve bu yönetmen, karşılaşmanın izleyicileri ile ve katılımcıları arasında bir köprü kuruyor. Çünkü Şov Yönetmeni, oyunda hangi bölgelerin kapanacağına, hangi özelliklerin aktif olacağına oyun sırasında karar verip, oyunun dinamiğini değiştirebiliyor. Bu durum da genelde hiçbir Battle Royale oyununda görmediğimiz bir özellik.
Oyun içerisinde canlı yayın ögeleri de bolca bulunmakta. Dedim ya, hem oyunu oynayan, hem de canlı olarak izleyen kişiler bu yapıttan zevk alabiliyor. Oyun sırasında, oyunu canlı olarak izleyen insanlar, oyun içerisindeki avcılar üzerinden kumar oynayıp, kimin kazanacağını tahmin edebiliyorlar. Tabii buna kumar dedik ama ortada herhangi bir değerli şey bulunmuyor. Aynı zamanda oyunu canlı olarak izleyenler, şov yönetmenine de yardım edebiliyorlar. Canlı izleyenler, şov yönetmeninin yapacağı bir sonraki şeyi oylayabiliyor ve yönetmen de ona göre hareket edebiliyor oyunda. Tüm bunlar, oyuna yepyeni bir katman veriyor.
Yani efendim, Darwin Project o bildiğiniz klasik Battle Royale oyunlarından değil. Oyunda çok farklı katmanlar bulunuyor ama aynı şekilde de herkese hitap etmeyen bir video oyunu gibi görünüyor. Eşya üretimindeki farklılıklar, farklı oynanış mekanikleri ve bahsettiğimiz farklı etkileşim katmanları, oyunu diğer Battle Royale oyunlarından daha farklı seviyeye çıkartıyor. Buna karşılık, birçok oyuncunun gözünden de düşüyor. Çünkü Darwin Project, oldukça farklı bir oyun ve Battle Royale çok popüler olduğundan ötürü, "Casual" dediğimiz topluluğun da ilgisini çekiyor. Açıkçası o kitlenin, bu oyuna sıcak bakacağını düşünmüyorum.
Aynı zamanda farklı görünen de bir oyun.
Oyunun grafikleri oldukça hoş, zaman zaman da tasarım harikası diyebiliriz. Klasik gerçekçi grafikler yerine, çizgi film tarzı grafikler kullanılıyor. Fortnite tarzı yani. Bize soracak olursanız, bu tip grafikler, gerçekçi grafiklerden daha çekici. Çünkü bu tip grafik tasarımında, tasarımların ne kadar güzel olduğunu, ne kadar yaratıcı olunabileceğini görüyoruz. Tabii oyunun çizgi film tarzı grafiklere sahip olması, oyunu kalitesiz yapmıyor. Aksine, kalite ve derinlik açısından bu oyun gerçekten yüksek bir seviyede.
Grafiklerin güzel olduğu kadar, performans beni memnun edemedi ne yazık ki. Oyunu incelerken ortalama seviyede bir MSI bilgisayar kullandım. Bilgisiayarımda NVIDIA GeForce GTX 850m bulunuyor. İşlemci olarak da Intel Core i7-4710HQ kullanıyorum. Buna rağmen, oyun en düşük grafik ayarlarında, 1080p çözünürlükte çok berbat bir performans sergiliyor. Böylesine rekabetçi video oyununda da bence o tip kötü bir performans, kabul edilebilir değil. Çözünürlüğü düşürmeyi deneyebilirsiniz ama orta grafik ayarının altında olan tüm hazır ayarlarda oyun gerçekten kötü görünüyor, bunun üzerine bir de çözünürlük düşürmeyi gözüm kaldırabilir mi, bilemiyorum. Bir grafik manyağı değilim, her şeyden önce oynanış gelir ama o kötü grafikler sizin görüşünüzü, oynanışınızı da etkiliyor.
Yani, eğer güçlü sayılabilecek veya en azından ortalama üstü diyebileceğiniz bir sisteminiz varsa bu oyunu oynamanızı öneriyorum. Ha eğer Xbox One, Xbox One S veya Xbox One X sahibi iseniz de bu oyunu o konsol üzerinde oynayabiliyorsunuz. Bunun haricinde, bir de oyunun erken erişim sürecinde olduğunu unutmamak lazım. Geliştirici ekip muhtemelen grafik kalitesi ile optimizasyon konusunda iyileştirmeler yapacaktır ama biz oyunu şu an inceliyoruz ve şu anı yorumlamalıyız.
Ne diyoruz yani?
Darwin Project, bizim şartlarımıza göre şimdilik önerdiğimiz bir video oyunu değil. Evet, bu yapıt Battle Royale tipine çok güzel yenilikler katıyor. Oldukça farklı bir yapıya sahip ama ne yazık ki benim deneyimim, oyunu daha fazla oynamamı engelledi. Özellikle, bu oyunu ortalama veya ortalama altı bir sistemde oynamayı düşünüyorsanız, şimdilik uzak durmanızı öneriyorum. Buna karşılık olarak, Xbox One ailesinden bir konsola sahipseniz veya ortalama üstü veya daha iyi bir sisteme sahipseniz, bu yapıtı deneyebilirsiniz. Çünkü dediğim gibi, bu yapıt Battle Royale moduna çok farklı bir şekilde yaklaşıyor. Fortnite: Battle Royale ve H1Z1: Auto Royale ardından böyle bir yapıt görmek, açıkçası beni sevindirdi. En azından insanlar sürekli, sadece aynı oyun modunu kopyalamaya çalışmıyor.