Bir süredir beta aşamasında bulunan Battlerite, biz oyuncuların beğenisine sunuldu. Tamamen oynaması ücretsiz olan oyunu, ben de şöyle bir gözden geçirdim. Bu yazımda da, Battlerite ile ilgili fikirlerimi, düşüncelerimi sizlere aktaracak, oyunun oynanışından bahsedeceğim. Eğer yazının uzun kısmı için bir özet istiyorsanız, yapımın gerçekten hiç de fena olmadığını, hatta bir yerden sonra bağımlılık bile yaptığını söyleyebilirim. İnceleme yazımın sürprizini de kaçırdığıma göre, artık incelemenin asıl kısmına geçebilirim.
Ne ki bu Battlerite?
Battlerite, 2 veya 3 kişilik takımların, büyüklük açısından fazlasıyla uygun arenalarda kapıştığı bir yapım. Bu da, takım çalışması konusunu ciddi anlamda ön plana çıkarıyor. Eğer iyi anlaştığınız bir arkadaşınız varsa ve takım çalışmanızın muhteşem olduğunu düşünüyorsanız, Battlerite sizin dostluğunuzu ve takım çalışmanızı sınayacak bir yapım demektir. Stunlock Games tarafından geliştirilip yayımlanan oyunun, aynı zamanda oynaması ücretsiz olduğundan bahsetmiştim zaten. Tam çıkışını ise, 8 Kasım 2017 tarihinde gerçekleştirdi.
Battlerite'ın Steam sayfasına göz attığımda, beni birtakım indirilebilir içerikler karşıladı. Tabii, ücretli indirelibilir içerikler. Açıkçası, rahatsız edici de değil. Sonuçta, ücretsiz olarak oyuncuların beğenisine sunulmuş olan bir yapımın, illa bir şekilde gelir elde edebilmesi gerekli, öyle değil mi? İndirilebilir içeriklere baktığımda, Champions Pack, Soundtrack ve Ultimate Fan Pack olduklarını gördüm. Champions Pack, 50 TL gibi bir ücretle bütün karakterleri açıyor. Buna, gelecekte çıkacak olan karakterler de dahil. Soundtrack, oyun içi müzikleri beğeninize sunuyor. Ultimate Fan Pack ise, 77 TL'lik fiyat etiketinin hakkını verecek içerikleri, oyuncuya sunuyor.
Ultimate Fan Pack ile sunulan Battlerite içerikleri arasında 3 farklı renkte Efsanevi seviyede Goblin Tahtı bineği, 3 farklı renkte Efsanevi seviyede Savaş Kurdu bineği, hem adınıza, hem de simgenize eklenecek olan Arenanın Kahramanı simgesi, sohbet penceresinde altın renkli yazı, bu paketi satın almış olan her kişi başına, oyun içerisindeki düşman veya dost takımdaki herkese %10 tecrübe puanı bonusu ve 5 adet Altın Sandık bulunuyor. Yani, 77 TL'lik ücret, her ne kadar çok görünse de, Battlerite'a ciddi anlamda sarmış ve aşırı uzun zaman geçiren oyunculara ekmek ve su olarak geri dönüyor.
Oynanış açısından bağımlılık yapan bir yapıya sahip.
Oynanışa geldiğimizde, beni cidden bağımlı hale getirmeyi başarmış olan bir yapım olduğunu söyleyebilirim. Neredeyse her MMO tarzı oyunda destek birimi olarak oynamaktan zevk aldığımı en baştan belirterek, Battlerite içerisinde oynamış olduğum destek rolünden kesinlikle zevk aldığımı söyleyebilirim. Favorim, karakterler arasından Sirius. Birçok karakter var tabii. Ben bu incelemeyi yazdığım esnada yakın menzilli 8 şampiyon, uzak menzilli 7 şampiyon ve destek rolünde 7 şampiyon bulunuyor. 22 adet şampiyon, oyunun başlangıç aşaması için gerçekten güzel bir rakam ve eminim ki geliştirici ekip, daha fazlasını oyuna ekleyecektir, ilerleyen zaman içerisinde.
Oynanış açısından, kullanıcıyı yormayacak bir yapıya sahip. W, A, S ve D tuşları ile yönlendirip, sol tık, sağ tık, boşluk, Q, E, R ve F tuşları ile yetenekler kullanıyorsunuz. Karakterden karaktere değişiklik gösteren bir şekilde, Shift tuşu ile bazı özel yetenekleri de kullanabiliyorsunuz. Yeteneklerinizi tutturarak enerji kazanıyor, Shift ile kullanabileceğiniz bazı özel yeteneklerinizi, R ve F tuşunda bulunan yeteneklerinizi kullanabiliyorsunuz. Tahmin edebileceğiniz üzere, bu enerjiler ile kullanılan yetenekler, normallerinden biraz daha güçlü. Tabii, bunca farklı yetenek bir arada olunca da, ne yazık ki her karakteri tanımak ve öğrenmek bayağı bir zaman alıyor.
Oyun modları konusunda, beni 4 adet oyun modu karşıladı. Normal mod, Lig, Özel ve henüz beta aşamasında bulunan Savaş Alanı modları, an itibari ile oyunda bulunan modlar. Normal modda, seçtiğiniz karakteriniz ile, 2'ye 2 veya 3'e 3 kapışmalar yapabiliyorsunuz. Şu ana kadar oynadığım kadarıyla, 3 galibiyet alan ilk takımın kazandığı bir oyun modu olduğunu söyleyebilirim. Tur başı 2 dakika olmak üzere, maksimum 10 dakika sürüyor maç başına.
Lig modu, işlerin ciddiye bindiği yer.
Lig modunda işler biraz daha ciddileşiyor. 2'ye 2 veya 3'e 3 olmak üzere, 6 adet yerleştirme maçı yapıyorsunuz ve durumunuza göre belli bir lige yerleştiriliyorsunuz. Konu, lig ve seviye olunca, ister istemez oyuncular da ciddileşiyor. Eğer ciddi mevzulara gelemiyor ve stres yapmak istemiyorsanız, Lig modu pek de tavsiye edebileceğim bir yer değil. Hoş, her ne kadar stres yapmak istemiyorsanız diye özellikle belirtsem de, en büyük yenilgilerde bile zerre stres hissetmedim. Özel mod, tamamen kendi kurallarınızı kendiniz belirleyebildiğiniz bir mod. İstediğiniz gibi haritayı, tur süresini, takım büyüklüklerini, hatta sunucuyu dahil seçip maçınızı başlatabiliyorsunuz.
Battlerite içerisinde, şu anda beta aşamasında bulunan bir başka oyun modu da, Savaş Alanı. Aynı zamanda, Battlegrounds olarak da karşınıza çıkabilir kendisi. Bu oyun modunda, özet olarak rakip muhafızı yenme hedefimiz bulunuyor. Tabii bu aşamaya gelene kadar da, yine işler karışık. Rakibin merkezine saldırı düzenlemeniz gerekiyor. Savaş Alanı oyun modu, klasik MOBA yapımlarını anımsatan bir yapıya sahip kısaca özetleyecek olursam. Fakat ufak tefek değişiklikleri var tabii. Her ne kadar zevkli bir oyun modu olmuş olsa da, ne yazık ki oyun bulma konusunda biraz beklemek gerekebiliyor.
Oyuna yeni başlayanlar için kesinlikle önerebileceğim bir başka özellik de, Battlerite tarafından bizlere sunulan alıştırma kısmı. Oyunun temellerini öğrenebileceğiniz eğitim modu, kendi başınıza karakterinizi kullanabileceğiniz oyun alanı modu ve biraz alıştığınızda karakterinizi denemeniz için botlara karşı modu bulunuyor. Henüz oyuna yeni başlayan bir oyuncunun, hem karakter deneme konusunda, hem de oyunu öğrenme konusunda hiçbir sıkıntı çekeceğine inanmıyorum.
Kıyafetler, silahlar, binekler ve daha fazla kişiselleştirilebilen özellikler.
Battlerite içerisinde karakterlerinizi, bineklerinizi, avatarlarınızı ve unvanlarınızı ayarlayabileceğiniz bir kısım bulunuyor. Koleksiyon adı ile karşımıza çıkan bu kısımda, öncelikle bizleri Öne Çıkanlar sekmesi karşılıyor. Burada, oyun içerisinde an itibari ile yürürlükte olan kampanya ve fırsatları görmek mümkün. Şampiyonlar sekmesinde, tahmin edebileceğiniz gibi şampiyonlar bulunuyor. Burada, açmış olduğunuz şampiyonlarınızı inceleyebilir, hatta yetenek dizilimlerini dahi önceden ayarlayabilirsiniz. Ayrıca, her karakter için ayrı ayrı bulunan kıyafetler de ve silahlar da, oyun içerisindeki havamızı arttıracak nitelikte. Eğer hoşunuza giden bir kıyafet ya da silah varsa ve bu bir türlü sandıklardan çıkmadıysa, sahip olduğunuz oyun içi para birimleri ile de bu kıyafet veya silahları açabilirsiniz.
Binekler konusunda da bizleri bayağı çeşitli binekler karşılıyor. Battlerite ekibi, elini çekmemiş bu konuda ve koydukça koymuş. Seçebileceğiniz bir sürü bineğinizi, oyun esnasında kullanmanız mümkün. Avatarlar sekmesinde, profilimize yerleştirebileceğimiz avatarlar karşılıyor. Daha önceden açmış olduğunuz avatarlarınızı, buraya gelerek zevkinize göre değiştirebilirsiniz. Unvanlar sekmesinde ise, yine daha önceden açmış olduğunuz unvanlarınızı ayarlama şansınız sunuluyor. Bir avantajı var mı diye sorarsanız, gerçekleştirmiş olduğunuz başarımlar ile nasıl biri olduğunuzu ortaya koyabileceğinizi söyleyebilirim.
Oyun içerisindeki kıyafetler, silahlar, avatarlar gibi içerikler, sandıklardan düşüyor. Koleksiyon kısmında bulunan ilk seçenek olan Sandıklar'a tıkladığımızda, bizleri oyun içerisindeki sandıklar karşılıyor. Burada, daha önceden eğer sandık kazandıysanız bir başarımı tamamlayarak veya başka bir şekilde, onları açabiliyorsunuz. Tabii, henüz kazanmadıysanız, fakat yine de açmak istiyorsanız, parasını ödediğiniz taktirde sizi durduranın olmayacağını belirtebilirim. Sandıklar, sandıktan sandığa değişiklik gösteren kalitede eşyalar veriyor biz oyunculara.
Görevler, oyuna amaç katıyor.
Battlerite içerisindeki en hoşuma giden özelliklerden biri de, görevler. Bu özellik sayesinde, oyuna bir amaç gelmiş. Günlük, haftalık, etkinlik ve genel başarımlar, bizlere belli başlı ödüller veriyor. Örnek olarak, Gümüş, Altın veya Efsanevi Sandık kazanma şanınız bulunuyor. Oyunu oynadığınız taktirde rahatça ulaşabileceğiniz bu başarımların, zorluk olarak pek de can sıkıcı olduğunu söyleyemem. Genel olanlar, zaten 25. seviyeye ulaş, 25 kıyafet aç gibi görevler sunuyor. Etkinlik konusunda bir yorum yapamayacağım, henüz görmedim çünkü. Haftalık olanlar da, 1 hafta içerisinde rahatça tamamlayabileceğiniz görevler veriyor. Örnek olarak, 25 maç yapmanız gerekebilir. Günlükler ise, çok daha basit seviyelerde. Belli başlı şartlarla, 2-4 civarı maç yapmanız isteniyor sadece.
Oyun, grafiksel açıdan göz yormayan bir yapıya sahip. Karakterlerin yerleri seçilebiliyor ve rahatça kontrol edilebiliyorlar. Karakter tasarımları konusunda cidden saygımı kazandıklarını söyleyebilirim. Beklediğimden daha yaratıcı karakterler bulunuyor oyunda. Haritalar, güzel bir şekilde düzenlenmiş. Özellikle de, haritadan haritaya değişen farklı giriş animasyonları, aynı animasyonlara milyonlarca kez şahit olup sıkılmanın önüne geçme konusunda güzel bir adım olmuş. Tabii, gece ve gündüz döngüsü de, oyuna farklı bir güzellik katmış.
Eğer elinizdeki sistem pek de güçlü değilse, fakat yine de oynamak istiyorsanız, dert etmeniz gereken bir şey yok demektir. Zira, Battlerite için belirlenmiş olan minimum sistem gereksinimleri, Intel veya AMD çift çekirdekli 2.8 GHz işlemci, 2 GB RAM, Intel HD 3000 gibi artık tarihe karışmak üzere olan parçalardan oluşuyor. Oyunun zaten optimizasyon açısından da başarılı olduğuna değinmeme gerek yok gibi, bu minimum sistem özelliklerinden sonra.
Ses ve seslendirmeler konusunda da birkaç yorumum bulunacak tabii ki. Ana menüde dolaşırken beni karşılayan müziklerin, heyecan ve gaz verici olmalarından ziyade, daha çok sakin ve huzurlu olmaları dikkatimi çekti. Geliştirici ekibin neden daha sakin müzikler seçmiş olduğu hakkında hiçbir fikrim yok, fakat cidden güzel bir seçim olmuş. Battlerite'ın asıl olayı olan kapışmalar gerçekleşirken de seslerin kulak tırmalamayan bir yapıda olmuş olması, oyunun sürekli oynanabilirliği açısından güzel bir durum olmuş.
Neden bu puanı verdim?
Bundan önceki inceleme yazılarımızda verdiğimiz puanlar biraz yanlış anlaşılıyordu. Puanlama sisteminde 8, 9 ve 10 puanlarının dışına çıkmamız bile zor oluyordu. Çünkü bizleri uzun zamandır takip eden insanlar, iyi bir oyunun minimum 8 puan alabileceğini düşünüyordu. Bunun sorumlusu tabii ki biziz ve bu yüzden 8 puanın altında kalan oyunlar otomatik olarak tarihin en berbat oyunu kategorisine düşüyordu. Fakat gerçekten durum böyle mi? Tabii ki değil. İşte bu durumu biraz olsun yoluna koyabilmek için Leadergamer ekibi olarak artık oyunlara oyunları incelerken daha detaylı puanlama yapacağız ve bundan kesinlikle haberdar olmanız gerekiyor. Bundan sonra kullanacağımız puan tablomuzu ise hemen aşağıda sizlere sunmak istiyoruz.
- 1, 2 ve 3: Bu puanlar genelde oynanmaz halde olan veya ciddi anlamda kötü olan oyunlara verilecek. Doğal olarak, puan ne kadar düşükse, oyun da o kadar kötü oluyor.
- 4, 5 ve 6: Bu puanlar ise ortalama olan, bizleri tatmin edemeyen, varlığı ile yokluğu aynı olan oyunlar için kullanılacak. 4 için ortalama altı, 5 için ortalama, 6 için de ortalama üstü diyebiliriz.
- 7, 8 ve 9: Bu puanlar başarılı oyunlar için kullanılacak. Özellikle 7 ve 8 güzel oyunlar için olacakken, 9 puanını mutlaka oynanması gereken fakat kusursuz olmayan oyunlar için kullanacağız.
- 10: Bu puan direkt olarak kusursuz oyunlara verilecek.
Battlerite, oynanış açısından can sıkmayan bir yapıya sahip. Maçınız her ne kadar kötü geçse de, garip bir şekilde strese sokmuyor insanı. Yapılan standart maçların aşırı uzun süreli olmaması da, yine güzel bir avantaj. Özellikle, eğer arkadaşınız varsa yanınızda, zamanın nasıl akıp geçtiğini anlamayabilirsiniz. Hem tek başınıza, hem de arkadaşlarınızla müthiş derecede keyifli vakitler geçirebileceğiniz, güzel bir yapım olmuş olduğunu söyleyebilirim. Daha çok şampiyon, daha çeşitli oyun modu ve haritalar ile, Battlerite çok daha canlı bir hal alacaktır. Mutlaka oynanması gereken bir yapım olduğunu söyleyemem, fakat kesinlikle güzel olduğunu ve geliştirilmeye açık olduğunu belirtebilirim. Eğer gerekli ilgiyi görürse, geleceğin League of Legends ya da Dota 2'si olma potansiyeli bulunuyor. Bütün bu sebeplerden dolayı, Battlerite için puanım 7.
[inceleme]
